:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: Aşka Ve Sevgiye Dair
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37
Hoş geldin sevgili!


Hoş geldin; ıssız bir sokak arası,gece yarısı korkaklığına bürünmüş yüz çizgilerime!
Nasıl?
Haklıymışım değil mi?

Usta bir sanatçıymışsın... Böyle, bir uçurum kenarında rüzgara karşı, gümüş rengi kayalıkların üzerine salınıp,nasıl da korkakça ölemeyişimdeki fırça darbelerinin ustalığını görmeni istemiştim hep... Ki; belki yine ustaca bir darbeyle, babasının kokusunu ciğerlerine çektikçe nefes alabilen o küçük kız çocuğu masumiyetini çizmek istersin yüz çizgilerime diye...

Hoş geldin sevgili!
Aysız bir gecede,bir kıvrım yakamoza hasret çekmek gibi. Ağızda, Tanrı'ya şükürle dağılan bir kuru ekmek gibi, adının yüreğime verdiği o ince sızının üzerine hoş geldin!
Tesadüf olmasa gerek bu gelişinin tam da doğum gününe isabeti... Kutlamayı; başarılarının seyrine karşı yapmak ve başarılarının toplamının, bir insanın başarısızlıklarına nasıl da ince bir hesapla eşit olduğunu göstermek,sana tek armağanım olacak.Üzgünüm!

Evet; şaşırtıcı bir biçimde üzgünüm bilesin. Yine ustaca bir aşk darbesiyle yer yerinden oynadı, yüreğimin o miskin sularında.Asırlardır tek bir yaşam belirtisi vermeyen şu mavi sularıma, adam boyu dalgalarınla, hoş geldin!

O kucağındaki de ne? Ah be sevgili; bilmez misin ki ustaca çizdiğin bu tabloda o güzelim çiçeklere yer yok... Hem öyle sarı, hem öylesine yaşam ki çığlıkları... Ölüm kokan ve hüznün tam göbeğinde duran şu griliğe yakışır mı hiç kokuları?

Bilmez misin ki; bir sonbahara terk edip gidişinden beri, baharın o sarhoşluğu yabancı bana. Ateş gibi kırmızılar, çıldırtan maviler ve yaşam veren yeşiller yabancı... Tüm renklerim paletinde kaldı kalalı; gözlerimin feri, yüzümün rengi ve dilimin tüm pembe sözcükleri kapkara bir hazana boyalı...

Hoş geldin sevgili!
Yaşam sevincimin sürgünü bu uçurum başı,grü kayalıklarıma, ve gittiğin gün çıkan bu deli boran fırtınaya hoş geldin!

Sıkı tutun sevgili!
Bırakıp gitmeye benzemez, yokluğundaki bu cehennemle yaşamak... Burada kalacaksan, sıkı tutun .... bana!

.

Dilek Çeç
2042188zg4ql8zk5of2lr2ize1.jpg

Birgün birini gerçekten seversen,sevebilmeyi bilirsen, yüreğinle sevmeyi öğrenebilirsen biliyorum ki sadece o zaman anlayabileceksin gerçekten beni.Her türlü imkansızlığa,bırakıp gitmelere,bitmelere rağmen yüreğinle direnip aşkını korumak isterken sevdiğinin herşeyi hiçe sayıp konuşmak, görmek,vedalaşmak bile istemeden arkasını dönüp yokmuşsun gibi davranmasının ruhunu canını nasıl acıttığını ancak o zaman anlayacaksın.Sen onunla tek bir can olmuşken onun sana hayatında hiç olmamışsın gibi ,yüreğineyse bir duvar,bir masa,yerde duran bir çakıltaşı muamelesi yapmasının ne demek olduğunu o zaman anlayacaksın.Beynin,düşüncen kendi kendine teselliler verirken,seni haklı bulurken gözlerine söz geçiremeyip nasıl koca damlalarla sessizce isyanlar yaşadığını o zaman anlayacaksın.Ve ben ... ben biliyorum ki sen bunları yaşarken beni aklından geçirmesen bile bir yerlerde,bir şekilde ben bunu hissedeceğim.Yoo yanlış anlama sana beddua değil bunlar.Kıyamam ki.

Bilirsin hislerim güçlüdür,yüreğim ondan da güçlü,hissederim,anlarım..Kiminle ve nerede olursam olayım yüreğindeki fırtınayı hissettiğim an,o an bana yaptıklarını yaşıyor olduğunu anlayacağım...Çünkü senin bana yaptığın bir ayrılık,bir vazgeçiş değildi,öylesi çok önemli de değildi aslında.Doğaldı bu fani dünyada fani sevgiler,yanlış duygulara kapılmalar...Ama senin bana yaptığın seven bir insana yapılabilecek an acımasız vurgunlardan biriydi.Konuşmamak,sözlerin ç****iz,gözlerin uzak bırakılması,yüreğin ve tüm hislerin umarsızca terk edilişi...Ne olurdu o telefonu açıp sadece hoşcakal deseydin...Ne olurdu bir kere kendi sesinle bitti deseydin...Ne olurdu bir kere bile bitti ama gerçekti diyebilseydin...Yalan bile olsa...Yalan bile olsa bir sevda minicik bir vedayı hak etmiştir....Sen bakma ağladığıma,şiirler yazdığıma..sen bakma sensizlikten bahsedip hüzünlere daldığıma..Ben ne sana ne de aşkıma bir an bile ağlamadım ardından.Ben haketmediğim yalanlara,yüreğimin kandırılışına ağladım sadece.Ve ben sadece yalancı aşıkların sahtekarlıklarına ağladım ardından.Sakın sen üstüne alınma...
alıntı
MUTLU OLMAM İÇİN MUTLU OL SEVDİÄžİM

.

Seni herkesten gizledim sevdiğim..baharlardan,kışlardan,dalında ağlayan güllerden,sevgiye hasret gönüllerden..Herşeyden ve herkesten gizledim..bazen kendime söylemekten korktuğum itiraflarımdın..Bazen de yamalı cümlelerimin noktalı virgülü.. Cümlelerimin sonuna nokta koymaktan kaçtım hep.Noktalar sonları anlatır çünkü...Sonlara yer yok benim sevdamda..Sen sonsuzluğun bestesi,sen yaralı hecelerimsin..etrafında dolaşıp duran bulutlar ruhunu boğmasın diye toplayıp hepsini kendi yüreğime hapsettim..Yeterki sen mutlu ol ömrün boyunca..senin tebessümlerin ulaşır bana uzak da olsanda..işte o zaman güler yüzüm..içimin derinlerinde halaya girer sana adadığım ömrüm.. Unutma bahar kokulu yarim,mutluluğun mutluğum,kederin kederimdir..mutlu olmamı isterdin ya hep bu senin elinde..Mutlu olmam için mutlu ol birtanem.
Gözümün bebeği,senli düşlerimin takati...Seninle olmak,senin olmak,benim olduğunu bilmek dünyanın en büyük serveti...

Ali Galip Karakaş
[SIZE=3]Varlığınla yokluğun arasında kalmayacağım artık, sadece olmayacaksın. Sensiz kalma ihtimali olmayacak aleyhine kurulmuş cümlelerimin sonunda. Belki birkaç satır arasında unutulacaksın bir müddet sonra. İçimden olmayacak, boş bir kağıdın gölgesine sığınmayacak sana sitemlerim. Hani hep kızardın ya “Konuş konuş konuş” derdin, haykırabilir miyim şimdi korkaklığını. Bıraktığın bu mavi düşleriyle avunan yalnızlığı, artık sahiplenilmeyecek olmanın burukluğunu yaşarken, haykırabilir miyim dersin, susar mıyım, gülüp geçer miyim yoksa …?
Aslında alıştırmalıyım kendimi hiç dönmeyecekmişsin, dönülmeyecek bir yerdeymişsin gibi farzetmeli, unutmalı. Seni hiç tanımamış gibi yaşamımı sürdürmeliyim. Var olduğum her yer aşk(ın) şehri olmalı artık, yeniden sevmenin, sevilebilmenin yeri her yer, zamanı yaşanan ve gelecek tüm zamanlar olmalı benim için. Evet, sayfalardan koparıp bir bir savurmalıyım seni yaşanmış tüm zamanlara, uzaklaşan her adımımla hapsetmeliyim bu anılar sokağına. Kopan takvim yaprakları sensiz geçen günleri saymamalı, bende yokluğunun güncesini tutmayı artık bırakmalıyım. Her yeni güne seni getirmedi diye isyan etmemeliyim. Kabullenebilmeli, hazmedebilmeli, aldırmamalı hatta sana hak verebilmeliyim. Bu satırlarla büyümeye başlamalıyım, sırf seni ve çocuklaşan bir aşkı kolayca unutabilmek için. Zira yoksun. Sanki benim hiç senim olmamış, sanki bizi hiç yaşamamışız, sanki aşk denen o hoyrat şarkıyı mırıldanmış ve sonra yarım bırakmışız gibi. Artık yeni bir şarkı söylemenin vakti, Yaşanmışlığına, yitikliğime hiç aldırmadan,
Sanki benim hiç senim olmamış gibi…

alıntı
[/SIZE]
Şarkılarda anlamsız kalır resimlerin de
Bir damla yaşla dökülen sensizlik
Elimde tuttuğum umut bile terk ederken
Gözlerinle yudumladığım mutluluk tanesi arıyorum
Nedense bu gün şiir yazamıyorum
Kelimeler düğümlenmiş aşkıma
Onlarda taşıyamıyor sevgini
Tıpkı bedenim gibi
Artık gereksizliğini düşünüyorum
Kitap araların da sakladığım aşkım solmalı
Bu şarkılar da bitmeli
Senli yaşamak istemiyor yüreğim
Bu gün nedendir bilinmez
Parmak uçların daha bir üşüyor
Sessizlik saatin tik taklarına kalmış
Varlığımdan habersiz varlığının eksikliği
Geceyi gündüze bağlamalarım az değil
Aslında kirayı boşu boşuna veriyorum
Dışarıda yatsam daha iyi
Uyuyamıyorum ki
alıntı
Bir gün bunalırsan ve sıkıntını paylaşmak istersen beni ara....
İki elim kanda olsa gelirim,sıkıntını yok ederim...
Bir gün ağlayacak gibi olursanda ara beni ....
Seni belki güldüremem ama söz veriyorum seninle birlikte ağlayabilirim....
Bir gün uzaklara kaçmak istersen beni aramaktan çekinme....
Sni belki durduramam ama senle birlikte koşabilirim.....
Bir gün yüksek bir köprüden atlamaya kalkarsanda ara beni.....
Senle birlkte atlayamam ama aşağıda bekler seni tutabilirim...

Bir gün herhengi bir konuda kararsız kalırsan ara beni.....
Seni senden çok düşünür sana fikirler verebilirim.....
Bir gün kimseyi dinlememeye karar verirsende ara beni....
Ağzımı açmayacağım ve söyleyemediklerimi bile dinleyeceğim....
Bir gün beni üzdüğünü düşünürsende çekinme,yine ara....
Göreceksin sana kıyamam,kızamam,üzemem seni.....
Bir gün beni ararsan ve benden bir karşılık alamazsan ....
Söz ver o zaman sen ulaşacaksın bana ....
Çünkü o an bir meleğe gereksinim duyacağımı bilmelisin......


alıntı
Bu gece yalnizim yine...
nokta.jpg
wol_error.gifThis image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 730x395.windowtomysoulgj1.jpg


Yine Yoksun Bu Gece Kar ve Soğuk Var Yerinde..!!
Islanmak icin sokaklarda yurudugum yollar bombos nedense...Bu gece kar var...

Ayin on dordu gibi cemalin, kar ve hayalin var bu gece yuregimde...
Acaba bir gun islanmamak icin kosarken, yolun kiyisindaki tasin oyugunda isildar bir vaziyette, beni gorup avucuna aldigini bir hatiranda yazacak misin..

Acaba birileri, benim yalnizca bir avucu dolduracak kadar saf kar suyu oldugumu bilebilecekler mi...

Giderek avuclarindan, siril siril akan dere sularina verdigin bir damla gozyasi oldugumu bilebilecekler mi...Korkarim bilmeyecekler. .Elbette bilemeyecekler. .Bu kadar saf ve temiz bir sevdanin, bir yagmur damlasinda sakli oldugunu kimse bilmeyecek.. .

Benim bir gulucugumu gor pencerende, her tanenin dustugunde cikardigi seste, benim sesimi duyar gibi ol...Her damla tertemiz bir nefes olsun, sende sevgiye ve sevdaya giden... Aglamak kadar gulmekte var su hayatta...

Hislerin en yogun halini, ozlemlerin en buyugunu, sevdanin en zorunu istiyorum belki de, bir sen, bir de kis gunu yagan kar tanesi var hayatimda... Yagan kar taneleri saclarindan kayip alnindan kirpiklerine dokulsun,
gozlerinden yuzune dagilip yanaklarini oksasin, dudaklarina carpip boynundan asagiya suzulsun...

Bu gece yalnizim yine...Sen yoksun bu gece...Bu gece amansizca yagan bir kar var yine.

Yalniz agliyorum islanan camlarin onunde, gozyasim lapa lapa yagan kar tanesi adeta bu gece...

Yesili severim diyenlerin, sevmediklerini anlarsin, bastiklari zaman bir ot parcasi gibi yesil cimenlere... Guzeli severim diyenlerin de, bir gun yanildigini anlarsin...Megerki ben seni ne cok sevmisim kar tanesi...

Hep islak kalmis el ele tutsacak ellerimiz, gozlerine hep huzun yerlesmis... Seni ne kadar cok sevdiysem, o kadar uzaklara dusmusum, ayri gecelerde hep sana aglamisim, yoklugun buyumus, yalniz kalmisim...

Ben seni ne kadar sevdiysem, incinen cocuk bakislarinda kalmisim, hep kosmus, yetisememisim yol ayrimlarina. ..

Seni ne kadar cok ugurladiysam, o kadar cok beklemisim donusu olmayan yollarda... Sen hep uzaklara gider olmussun...Karli mevsim ayrilik demek olmus..
Ben senin, kis gecelerinin ay isiginda guzellesen yuzunun tutkunu olmusum...

O isligin seni goturdugu yere kadar cekip gitmissin sen...
Cikan yanki seslerinde anlamisim seni kaybettigimi. .

Oysa sevda, her gun buyutmeli kendini yasanan zorlu ayriliklarda. ..
Bu gece kar var...
Kar tanelerinin dokuldugu camlarin onundeyim...
Ya sen...Sen nerdesin kar tanesi..
Su anda tek basina misin. .
Nerdesin. ..



D.D.S
Yaşamının sevgiyle dolu olmasını istemeyen bir tek insan çıkacağını sanmam. O halde, bunu gerçekleştir*mek için ilk çabayı bizim göstermemiz gerekir. Arzu et*tiğimiz sevgiyi bize başkalarının sağlamasını bekle*mektense, kendimiz bir sevgi kaynağı olmalıyız. Baş*kalarına örnek olmak istiyorsak, önce biz kendi içimiz*deki sevgi ve şefkati harekete geçirmek zorundayız.
Derler ki: "İki nokta arasındaki en kısa mesafe, ni*yettir." Sevgi dolu bir yaşama kavuşmak için bu deyiş son derece doğrudur. Sevgi dolu bir yaşamın başlangıç noktası, ya da, temeli önce bir sevgi kaynağı olma arzu*su ve kararlılığıdır. Takındığımız tavır, yaptığımız se*çimler ve iyiliklerle, önce sevgi elini uzatma istekliliği bizi bu hedefe taşıyacaktır.
Eğer bir daha kendi yaşamınızdaki veya dünyada*ki sevgi eksikliği sizi üzecek olursa, şöyle bir deney ya*pın. Birkaç dakikalığına dünyayı ve başka insanları ak*lınızdan çıkarın ve sadece kendi yüreğinize bakın. Da*ha büyük bir sevgi kaynağı halirıe gelebilir misiniz? Kendinize ve başkalarına yönelik sevgi dolu düşünce*ler üretebilir misiniz? Sonra bu sevgi dolu düşünceleri dış dünyanıza açabilir, hatta sizce bu sevgiyi hak et*meyenlere bile iletebilir misiniz?
Yüreğinizi daha büyük bir sevgi barındıracak kadar açarsanız ve önceliğiniz sevgi toplamak değil de, ken*dinizi sevgi kaynağı yapmak olursa, arzu ettiğiniz sev*giyi alma yolunda büyük bir adım atmış olursunuz. Ayrıca, gerçekten çok önemli bir şey fark edeceksiniz: Ne kadar çok sevgi gösterirseniz, o kadar çok sevgi görürsünüz. Sevecen bir insan olmak sizin elinizdeyken, sevilen bir insan olmak sizin kontrolünüzde değildir. O halde, sevgi göstermeye ağırlık verirseniz, yaşamınızın fazlasıyla sevgi dolduğunu göreceksiniz. Çok geçme*den de dünyanın en büyük sırlarından birini keşfeder*siniz: Sevginin ödülü kendisidir.
Dr.Richard Carlson
senin adın kavuşmak olsun


Tarifsiz bir sevdada kimliksiz bir sessizliktin
Haykırışlarla çağlarken yüreğim durgun limanımdın
Sen benim adını koyamadığımdın
Senin adın kavuşmak olsun

Fırtınalarda yolunu kaybeden gemi misali
Rotasız ve pusulasız kalmışken yüreğim
Ve hoyratça savrulurken bir limandan bir limana
Teslim olmuşken kaderine
.................
Sen benim adını koyamadığımdın
Senin adın kavuşmak olsun..

Bakmaya kıyamazken gözlerine
Tutmaya cesaret edemezken ellerini.
Ve bütün cümlelerin sustuğu o yerde
Sessiz bir haykırıştı yüreğim
Eşsiz bir mutluluktu yaşadığım
Sen benim adını koyamadığımdın
Senin adın kavuşmak olsun.

Son bahar yaprakları dökülürken içimden
Hazanı yasarken bahar kokulu sabahlar da
Yüreğim üşürdü gözlerimden sel olup akan yağmurda
Sırıl sıklam ıslanırken ruhum
Solmuştu bahçemde ki tüm güller
Sen o bahçemdeki açan tek güldün
Sen adını koyamadığımdın
Senin adın kavuşmak olsun.

Dağ çiçeğim yaban gülüm asi sevdam.
Saçının bir teline bir ömür adadığım
Gözündeki bir damla yaşına şehirleri yaktığım
İsyanım feryadım kavuşulmazım
Sen vazgeçemeyeceğim yasaklım
Sen adını koyamadığım
Senin adın kavuşmak olsun.

Sen benim yanı başımdaki uzağım
Sen benim uzağımdaki en yakınım
Dokunmam yasak sevmem yasak
Sensiz bu hayatta yaşamak tuzak
Sen adını koyamadığım
Senin adın kavuşmak olsun.

Sisli bir gecede ses olup da gel
Bir sonbahar gününde yağmur olup da gel
Soğuk bir kış gününde rüzgar olup da gel
Ilık bir yaz gecesinde düş olup da gel
sen bana yasaklarından sıyrılıp da gel
Sen adını koyamadığım
Senin adın kavuşmak olsun.

Bir gün gelirde tutarsam ellerini
Bakarsam gözlerine sevgi dolu
Doğarsa sende yeniden bu beden
Ve o gün verirsem şayet son nefesimi
Ölmeden haykırmak isterim son bir kez
Sen adını koyamadığım
sen yaban gülüm sen dağ çiçeğim
sen ruhu revanım sen yaşama sevincim
yasaklım adı bende saklım
senin adın kavuşmak olsun
senin adın
senin adın seviyorum olsun
seviyorum olsun
seni seviyorum,seni seviyorum
Sevgi, ne kadar çok kişiye bölersek bölelim, azalmayan tek şeydir.
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37