| Hoşgeldin, Ziyaretçi | 
 
Sitemizden yararlanabilmek için Kayıt olmalısınız. 
 
 | 
 
  
 
 
| Kimler Çevrimiçi | 
 
Toplam: 319 kullanıcı aktif » 0 Kayıtlı » 315 Ziyaretçi Baidu,  Bing,  GoogleBot,  Yandex
 | 
 
 
 
| Son Aktiviteler | 
 
Nisa Suresi 34. Ayet Ve K...
 
Forum: İslam 
Son Yorum: halukgta 
, Saat: 05:00 PM 
» Yorumlar: 0 
» Okunma: 6
 | 
 
Allah Biz Kullarını Resul...
 
Forum: İslam 
Son Yorum: halukgta 
, Saat: 11:29 AM 
» Yorumlar: 0 
» Okunma: 7
 | 
 
Kamer Suresi 17-22. Maide...
 
Forum: İslam 
Son Yorum: halukgta 
11-01-2025, Saat: 01:12 PM 
» Yorumlar: 0 
» Okunma: 20
 | 
 
Allah Neden Bazı Ayetlerd...
 
Forum: İslam 
Son Yorum: halukgta 
10-31-2025, Saat: 10:58 AM 
» Yorumlar: 0 
» Okunma: 27
 | 
 
Nisa Suresi 153. Ayet Üze...
 
Forum: İslam 
Son Yorum: halukgta 
10-27-2025, Saat: 04:08 PM 
» Yorumlar: 0 
» Okunma: 34
 | 
 
Atatürk'ü Sevmek Zorundas...
 
Forum: Mustafa Kemal Atatürk 
Son Yorum: Serdar102 
09-09-2025, Saat: 08:31 PM 
» Yorumlar: 0 
» Okunma: 198
 | 
 
ÖYLESİ'NE...
 
Forum: Güzel Sözler 
Son Yorum: SunSet 
08-28-2025, Saat: 10:17 AM 
» Yorumlar: 12 
» Okunma: 1,451
 | 
 
Tozlu Raflarda Kalmalı H ...
 
Forum: Kişisel Aşk Yazıları 
Son Yorum: SunSet 
08-27-2025, Saat: 11:31 AM 
» Yorumlar: 3 
» Okunma: 1,020
 | 
 
Gidene Mi Zor Kalana Mı ?
 
Forum: Kişisel Aşk Yazıları 
Son Yorum: SunSet 
08-27-2025, Saat: 11:05 AM 
» Yorumlar: 2 
» Okunma: 692
 | 
 
Diş Hekiminin Aşkı - Serd...
 
Forum: Aşk Hikayeleri 
Son Yorum: Serdar102 
08-26-2025, Saat: 07:21 PM 
» Yorumlar: 0 
» Okunma: 212
 | 
 
 
 
 | 
  | 
 
|   Yol tarıfı Ve Cocuk | 
 
| 
Yazar: PaSCHaM  - 03-09-2014, Saat: 07:42 PM - Forum: Hikayeler 
- Yorumlar (11)
 | 
 
	
		
  | 
		
			 
				Adamın biri, ilk defa gittiği küçük bir kasabada şaşkın şaşkın gezinirken 
 
yol kenarında duran bir arabanın yanına sokulmuş ve arka koltukta tek başına oturan çocuğa : 
 
- Buraların yabancısıyım... 
...Parkın hemen yanıbaşındaki fırını arıyorum, çok yakın olduğunu söylediler...? 
 
Çocuk, arabanın penceresini iyice açtıktan sonra : 
- Ben de buraya ilk defa geliyorum demiş. Ama sağ tarafa gitmeniz gerekiyor herhalde. 
 
Adam, çocuğun da yabancı olmasına rağmen bunu nasıl anladığını sormuş. 
 
Çocuk: 
- Ihlamur çiçeklerinin kokusunu duymuyor musunuz? diye gülümsemiş. 
Kuş cıvıltıları da oradan geliyor zaten. 
 
- İyi ama, demiş adam, bunların parktan değil de tek bir ağaçtan gelmediği nerden 
biliyorsun? 
 
- Tek bir ağaçtan bu kadar yoğun koku gelmez, diye atılmış çocuk. 
Üstelik, manolyalar da katılıyor onlara. Hem biraz derin nefes alırsanız, 
fırından yeni çıkmış ekmeklerin kokusunu duyacaksınız. 
 
Adam, gözlerini hafifçe kısarak denileni yaptıktan sonra, teşekkür etmek için döndüğünde farketmiş çocuğun kör olduğunu. 
 
Çocuk ise, konuşurken bir anda sözlerini yarıda kesmesinden anlamış, adamın kendisini farkettiğini... 
 
Işığa hasret gözlerini ondan saklamaya çalışırken: 
- Üç yıl önce bir kaza geçirmiştim, demiş, görmeyi o kadar çok özledim ki. 
Sizinkiler sağlam öyle değil mi? 
 
Adam, çocuğun tarif ettiği yerde bulunan fırına yönelirken: 
- Artık emin değilim, demiş. Emin olduğum tek şey, senin benden iyi gördüğündür. 
 
-Gösterdim... gördü anlamına gelmez 
- Söyledim... duydu anlamına gelmez 
- Duydu... doğru anladı anlamına gelmez 
- Anladı... hak verdi anlamına gelmez 
- Hak verdi... inandı anlamına gelmez 
- İnandı... uyguladı anlamına gelmez 
- Uyguladı... sürdürecek anlamına gelmez...
			 
			
		 | 
	 
	
		
			
				 
			
		 | 
	 
 
 | 
 
 
 
|   Bakış Açısı | 
 
| 
Yazar: PaSCHaM  - 03-09-2014, Saat: 07:41 PM - Forum: Hikayeler 
- Yorumlar (15)
 | 
 
	
		
  | 
		
			 
				"Fizikçi, matematikçi, kimyacı, jeolog ve antropologdan oluşan bir heyet bir araştırma için arazide bulunmaktadır. Birden yağmur bastırır. Hemen yakındaki bir arazi evine sığınırlar. Ev sahibi bunlara bir şeyler ikram etmek için biraz ayrılır. 
 
Hepsinin dikkati soba üzerinde toplanır. Soba yerden 1 m. kadar yukarda, altındaki dizili taşların üzerindedir. Sobanın niçin böyle kurulmuş olabileceğine dair bir tartışma başlar. 
 
Kimyacı: 
-Adam sobayı yükselterek aktivasyon enerjisini düşürmüş, böylece daha kolay yakmayı amaçlamış. 
 
Fizikçi: 
-Adam sobayı yükselterek konveksiyon yoluyla odanın daha kısa sürede ısınmasını sağlamak istemiş. 
 
Jeolog: 
-Burası tektonik hareketlilik bölgesi olduğundan herhangi bir deprem anında sobanin taşların üzerine yıkılmasını sağlayarak yangın olasılığını azaltmayı amaçlamış. 
 
Matematikçi: 
-Sobayı odanın geometrik merkezine kurmuş, böylece de odanın düzgün bir şekilde ısınmasını sağlamış. 
 
Antropolog: 
- Adam ilkel topluluklarda görülen ateşe tapmanın daha hafif biçimi olan ateşe saygı nedeniyle sobayı yukarıya kurmuş. 
 
Bu sırada ev sahibi içeri girer ve ona sobanın yukarda olmasının nedenini sorarlar. Adam cevap verir: 
- Boru yetmedi!!!" 
 
İNSANLARI ANLAMAK ZORDUR... HERKES KENDİ MERKEZİNDEN BAKAR, DOÄžAL OLARAK "KENDİ MERKEZLİ" GÖRÜR... NE KADAR FARKLI BAKARSAK BAKALIM, ORTAK PAYDAMIZ İNSAN OLMAKTIR VE İNSANIN İNSANLIÄžA İNSAN OLMAKLA GETİRDİÄžİ BİR BORCU VARDIR, HOŞGÖRÜ VE ADALET...
			 
			
		 | 
	 
	
		
			
				 
			
		 | 
	 
 
 | 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 |