:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: bütün temel fıkraları
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Temel çok içiyormuş. “Bu kadar çok içme de seni ustabaşı yapalım!” demişler. Temel; “Valla pen içince mühendiz olayrum!..” demiş
-- Hoca vaaz veriyor:
- Abdest ibadetin en sağlam temelidir.
- Nasul sağlam temeldur o? Bir osuruğa çökeyi!..:yikildim::kop::lol:
Temel, Almanya'daki Dursun'u arayıp 100 mark alacağını acilen ister. Dursun "En hızlı şekilde nasıl göndereyim?" diye sorar. "Faksla..." der Temel. Dursun parayı fakslar. Temel öfkeden çıldırır: "Bak Fadime göruyor musun Dursun'u... Parayı harcamayayım diye sadece bir tarafını fakslamış!..":yikildim:
Temel sinemanın birinde müdür olmuş. Bir seyirci gelmiş,
- Sigara içebilir miyum?
- Hayır!
- Ama herkes içiyor.
- Onlar sormatilerci:kop:
Temel tutmuş yahudiye tokat atmış. Yahudi;
- Neden vurdun bana?
- Siz İsa peygamberi çarmıha çermişsiniz.
- İkibin yıl önce olmuş bir şey bu.
- Valla pen yeni tuydum.:yikildim::kop:
İki karadeniz takımı, Rizespor’la Sinopspor maç yapıyorlarmış. O esnada stadın yanından bir tren geçiyormuş. Sinoplular trenin düdüğünü hakemin bitiş düdüğü zannetmişler ve sahayı terketmişler. Kalan 85 dakikada Rizespor gol atamayınca maç 0-0 berabere bitmiş.
Temel ile İdris bir bayrak direği boyama işini almışlar. Bu iş için ne kadar boya alacaklarını hesaplamak için direği ölçmeye çalışmışlar. Çapını ölçmek kolay olmuş ama yüksekliği? Onu ölçmek için Temel İdris'in omuzlarına çıkmış ama direğin tam tepesine ulaşamamış. İdris; "Ben senden uzun boyluyum. Bir de ben deneyeyim!" deyip Temel'in omuzlarına çıkmış ama gene aynı sonuç... Oturup ne yapacaklarını düşünürken yanlarına iri-yarı bir adam yaklaşıp ne yaptıklarını sormuş. Temel'le İdris sorunu anlattıktan sonra, adam direği yerden güç bela söküp yere yatırmış. Boyunu ölçüp tekrar yerine diktikten sonra yoluna devam etmiş. Gittikten sonra İdris'le Temel bakışıp gülüşmüşler: "Aptal herife bak! Biz ona yüksekliğini sorduk o bize uzunluğunu verdi!.."
:yikildim::kop:
Temel, Mars'a gidecek ilk astronottur. Çok paraya mal olmuşÂ¸ muhteşem bir uzay gemisi ile giden Temel'den dönüşüne kadar haber alınamaz. On yıl sonra geri döndüğünde flaşÂ¸lar patlar, herkes merakla etrafını sarar ve sorarlar; "Mars'ta hayat var mı?" Temel omuzlarını silker; "Yok ..." Bilim adamları, basın ve tüm dünya hayal kırıklığı içindedir. Temel'i uçağa bindirip Trabzon'a uğurlarlar. Akşam evinde ailesi ile kendi dönüşünü seyrederken Temel'in oğlu sorar;
- Baba yav, hakikaten hayat yok muydu acaba? Temel yine omuzlarını silker; "Haçan, saat 11 dedin miydu bütün tükkanlar kapanii! Sen puna hayat mı diiysin?"



ahahahahaaaaaaaaaa :yikildim:
Öğretmeni Temel’e kafayı takmış; illa sınıfta bırakacak. Ancak bu durumu öğrenen millet dedikodu yapmış. Öğretmen de halkın önünde Temel’i sınav yapmaya karar vermiş. Stadta millet toplanmış. Öğretmen megafonla Temel’e sormuş:
- Yedi kere yedi kaçtur?
- Kırktokuz!..
Birkaç saniye sonra stadtakiler ayağa kalkıp hep bir ağızdan:
- Pi şans taha ver, pi şans taha ver!..:kop::kop:
Lazın biri elini beline koymuş dalgın dalgın yürüyormuş. Birinin dikkatini çekmiş. Lazı seyrediyormuş. Laz belediye otobüsüne binmiş eli hala belinde, inmiş yarım saat yürümüş eli hala belinde. Onu izleyen dayanamamış koşup, önüne geçmiş:
- Kardeşim sen deli misin?
- Yooo!..
- Hasta mısın?
- Yooo!..
- Seni iki saattir izliyorum elin belinde yürüyorsun!..
- Vay anasını!.. Karpuz düşmüş!..:yikildim:offf yaaaaaaa