:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi
Konuyu Oyla:
  • Derecelendirme: 0/5 - 0 oy
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
neredeyim.........................
ÇiLeK
#1
looking_away.jpg



Güneş ışığı penceremden içeri giriyor yavaş yavaş

Şöyle bir uzanayım yatağıma,

Pek de rahat değil ama,

Bu güzelliğin zevkine ancak böyle varılır.

Off ! yatak batıyor sırtıma,

Ama güneş ışığı unutturuyor bu ıstırabı

Ferahlıyorum, yüzüm aydınlanıyor

Unutuyorum tüm kötülükleri, acıları...

Yolculuk yapıyorum ışıklar eşliğinde başka diyarlara

O ışıkları tutmaya çalışıyorum ellerimle,

Ama nafile, tutamıyorum, kayıyorlar avuçlarımdan

Sıcak ve parlaklar; yıldız gibiler...

Benimle bin bir renkteki çiçekler arasında koşuyorlar

Bir o yana, bir bu yana koşuyoruz

Sonra rüzgar da katılıyor bize,

O da alabildiğine koşuyor nefes nefese

Sesi kulaklarımda çınlıyor

Kuşlar, böcekler, ağaçlar hepsi koşuyor

Hepimiz amaçsızca koşuyoruz bir yerlere

Savrulup gidiyoruz.

Bütün bedenim uyuşuyor,

Üzerime bir yorgunluk çöküyor,

Birden ortaya çıkan bu yorgunluk da nesi?

Aman Allah'ım! ışıklar, rüzgar, kuşlar nerede?

Ya altımızda salınan çiçekler, onlar nerede?

Bu ürkütücü karanlık da nereden çıktı?

Ya o karanlığı delen korkunç ses,

Ne, ne bu çakıp çakıp kaybolan parlak damarlar ?

Şimşek mi yoksa?

Evet, evet şimşek!

Bal gibi şimşek!

Peki ne işi var burada?

Niye çıkıverdi birden ortaya?

Niye bozdu o güzelliği?

Bu sırtıma batan şey de ne?

Hıh! yatakmış...

Eskisinden daha fazla batıyor sırtıma nedense,

İğne gibi, ok gibi, kurşun gibi...

Bu ses? yağmur sesi!

Evet, evet yağmur sesi!

Ardından yoğun bir toprak kokusu...

Bu kez de kendimi bir tarlada buluyorum

Elimde orak, altın sarısı, uzun boylu başakları biçiyorum

Alnımdan akan terleri siliyorum durup,

Gözlerim uçsuz bucaksız tarlaya dikiliyor

Başakların rüzgarla dans edişini seyre dalıyorum

Gülümsüyorum, gururlanıyorum

Çünkü emeğinin karşılığını almış bir çiftçiyim...

Ah! yüzümde hissettiğim bu soğukluk da nesi?

Elimi yüzüme götürüyorum ve o soğuk noktayı buluyorum

Su bu, su!

Peki nereden çıktı bu su?

Gözlerimi açıp tavana dikiyorum

Yüzüme siper almış bir yağmur damlası küçük bir delikten bana bakıyor,

Her an damlamaya hazır,

Yerimden kalksam iyi olacak,

Off! şu yatak fena yapmış sırtımı...

Etrafıma üzgün gözlerle bakıyorum,

Gözlerim odamın her köşesinde geziniyor,

En son pencereye odaklanıyor,

Ama bu pencere çok küçük!

Altında da demirden bir tepsi var

Güneş, şimşek, yağmur hiçbir şey yok

Yüzümdeki ıslaklık da yok,

Tavana bakıyorum, yağmur damlası yok

Oysa biraz önce oradaydı...

Şimdi nerede?

Tavan bile yok gibi,

Karanlık üzerime çökmüş sanki

Aman Allah! altımdaki yatak da kaybolmuş

Bu, bu dokunduğum, üzerinde oturduğum beton bir zemin

Olamaz burası da neresi?

Ben neredeyim?

Neredeyim?
Ara
Cevapla
*fahriye*
#2
paylasım için saol cnmm..
Ara
Cevapla
GCLRNFNS
#3
vayyy çilekk vayyyyyyyyyy döktürmüşsünnn kısss valla

heleal olsunnn saa ve güsel duygularınaaaaaSmile
Ara
Cevapla
ÇiLeK
#4
tşk ederim fahriyeee..
tşk ederim gecelerin efendisii..senin yazıların gibi olmasadaa döktürmüş galbaaSmileSmile
Ara
Cevapla
GCLRNFNS
#5
Duvarlarıma sana dair çok da fazla olmayan anılarımı çerçeveleyip astığım bir gece vermiştim kararımı. Her nedense çok eğri büğrü duruyordu resimler. Anılar mı yakışmadı resimlere, yoksa resimler mi yapışmadı çerçevelerin sabitliğine anlayamadım. Ama ters duran bir şeyler vardı bu tuhaf görüntüde.Sarhoş naralarını tıpkı birer otriş gibi dolamıştım kelimelerin boynuna. Sonra birdenbire hayretle, o gideceği yönü şaşırmış naraların sokaklardan değil yüreğimden geldiğini fark ettim. Yalpalaya yalpalaya yeni bir limana demir atmaya giden, adımlarını bir türlü aynı hizaya getiremeyen bu ayaklar, benim sevdamı arşınlıyorlardı...Yine yanlış yollara, yanlış ayakkabılarla dalmıştım düşüncesizce. Nasır tutan kalbimdi, parmaklarım sapasağlamdı görünüşte! Bakmamıştım mor sarmaşıklı yaprakların altındaki kocaman dikenlerini saklayan bataklıklara...Ah aylak ruhum; yine aldanmıştı gökyüzünün kızıl, fettan saçlarına...Oysa çeviriverseydi tutkudan körelen gözlerini birkaç bakış aşağıya, sevdasına arapsaçı gibi dolanan yalanları fark edebilecekti...Ah aşka hiç doymayan aç ruhum, kısacık mutlulukların lezzetli mezeler olduğu bu sofrada, kadeh kadeh şarapları hapsedip damağına yine de aç kalktın aşkın saflığına...
Ara
Cevapla
ÇiLeK
#6
sonsuz tşklerr atilla bu güzel yazı için....
Ara
Cevapla
GCLRNFNS
#7
bendende birrr mukabellleee hilalllllll SmileSmileSmile
Ara
Cevapla


Hızlı Menü:


Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi
  Tarih: 05-05-2024, 06:55 AM