:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: Kadının evlenme yaşı Kur'an da nasıl geçer.
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Bir sitede yazılan bir yazıda, bir ayet öne sürülerek, küçük yaşta kızların evlenebileceği savunuluyordu. Yazıda örnek verdikleri ayette, kelimeleri cımbızlayarak delil arayanlar, kızın regli olmasa dahi, evlenebileceği izninden yola çıkarak, kendilerine delil arama çabası içindeydiler.

Elbette kızın evlenebilme şartı, regli olmasından ziyade, evlenme olgunluğuna erişmesidir, bazı hormon bozukluklarından nadir de olsa kızlarımız çok geç regli olabilir, doğurganlık özellikleri daha sonra faaliyete geçebilir. Bu onun evlenmesine engel değildir, en azından Kur’an bunu yasaklamaz. Ama yazıyı yazan arkadaşımız, aşağıda açıklayacağım ayeti, kendi düşüncesine ve ona öğretilenleri doğrulamak adına yorumladığında, küçük yaşta yani daha olgunluğa erişmeyen birisinin dahi, evlenebileceğine bağlamaya çalışması, içinde bulunduğumuz durumun, Kur’an dan çok uzak olduğumuzun, çok açık delilidir.


Konuyu açıklamadan önce küçük yaşta evlenilebileceği tezini savunan arkadaşın fikrini, bir an doğru kabul edelim. Şimdi de birlikte düşünelim, diyelim ki daha regli olma yaşı bile gelmemiş çocuğun, Kur’an evlenilebileceğini söylüyor varsayalım. Bu fikri savunan yazısında 9 yaş demiş, bu yaşı Kur’an da nereden çıkardığını bilmiyorum, böyle bir yaştan Kur’an asla söz etmez. Ama nereden çıktığını anlamak zor olmasa gerek. Peygamberimizin bir eşiyle evlendiğinde 9 yaşında olduğunu uyduran, peygamberimize iftira atanların sözlerine kandıkları anlaşılıyor.


İşte dostlar, eğer Kur’an ve akılla değil de, şehevi duygularla, ihtirasla ya da beşerin Kur’an a uymayan rivayetleri ile düşünürseniz, söyledikleri gibi oluyormuş. Kur’an adet görmeyen biriyle evlenmeyin demiyor, onunda ihtiyacı olduğunu bildiğinden, asla böyle bir ayrım yapmamış, ama adet görmeyen sözünden küçük yaştaki çocuk değil, olgun ve yetişkin bir kadın anlamalıyız, yoksa diğer ayetlerle doğru bağlantı kuramayız.

Peki, ölçümüz ne olacak o zaman evlenme yaşı konusunda? Çocuk yaşta evlendirmenin normal olduğunu düşünenler, acaba hiç düşünmüyorlar mı, karşımızdaki kızın olgunluğunu, küçük yaşta regli olmaya başlayıp, çocuk doğurduğunda, ona bakabilecek yaşta ve bilgi beceriye sahip mi, hiç mi düşünmek gerekmiyor tüm bunları? Doğurup onunla oyuncak gibimi oynayacak? Dokuz, on yaşında ki bir çocuğu lütfen çevrenizde bir izleyin, hala oyuncaklarla oynuyor, nasıl olurda İslam ı sübyancılar toplumu gibi gösterirsiniz? Oyuncakla oynayan bir kızı, nasıl evlilik gibi çok ciddi bir işe uygun görürsünüzde, çocuk doğurup birde onu sağlıklı büyüteceğine inanırsınız?

Dikkat ediniz kızın küçük yaşta evlendirilmesini benimseyenler, her ne hikmetse genelde, erkek konusunda aynı düşünmezler. Çünkü bilirler ki erkek, evini geçindirecek olgunlukta olmalıdır. Acaba kadınında en az evine bakabilecek, çekip çevirecek, ya da çocuğunu yetiştirecek olgunluğa sahip olması gerektiğini, neden düşünmezler dersiniz? İşlerine gelmedikleri için mi, yoksa anne babanın evlerine, çocuk yaşta birlikte oturarak, kendilerine hizmet eden, bir hizmetçi olarak kullanmak adına mı yapılır bu yanlışlar, ya da şehevi duyguların mantığın ve aklın üstünü örtmesimidir etkili olan. Yorum sizlerin.


Gelelim bahsettiğimiz arkadaşın ilham aldığı, kendisine dayanak yaparak, bakın demek ki adet görmeyen küçük yaşta kız bile olsa, evlenebiliyormuş diye anladığı ayete.

Talak 4: Âdetten kesilen kadınlarınızın iddet bekleme sürelerinde kuşkuya düşerseniz, onların iddetleri [b]üç aydır. [/b]Hiç âdet görmemiş kadınların süreleri de böyledir. Gebe olan kadınların süreleri ise yüklerini bırakmalarına kadardır. Kim Allah'tan korkarsa, O ona işinde bir kolaylık nasip eder.

Gerçekten Allah, her şeyden örnek verdim diyorsa bunun doğruluğunu, aklını çalıştıran her kez Kur’an dan görebiliyor. Bakın boşanan kadın, adetten kesilmiş olsa dahi, bir başkası ile evlenebilmesi için, bir zaman geçmesinin en doğru yol olduğunu söylüyor Allah. Bu ayette bahsedilen, önce adetten kesilen kadının belki hamile olabileceği kuşkusuyla, üç ay beklenmesini istiyor bir başkası ile evlenebilmesi için, çünkü adetten kesilebilir ama doğurganlığı devam edebilir endişesi ile bu zamanın beklenmesini istiyor.

Ayetin devamında söylenen ise, hiç adet görmemiş kadınlardan bahsediyor, buradan yaşı küçük çocuk olarak anlamak, Kur an da geçen diğer ayetleri bir kenara atmaktır. Bu ayette, günümüzde de kadınlar zaman zaman nadirde olsa, hormon bozuklukları sebebiyle, adet görmeyen kızlarımız, kadınlarımızdan bahsediyor. Günümüzde bile çocuğu olmayan kadınlarımızı düşünün, birde o devri hayal edin. Hormon bozukluğundan adet görmeyebilir, doğurganlığı da yoktur, ama evlenmeye engel değildir bu durum.

Engeldir diyenlere bu ayette geçen adetten kesildiği halde bir başkası ile evlenebilmesi için, onunda bekleme süresinin yine üç ay olduğunu söylemesidir. Adet görmeyen kadında aynen onun gibidir, dikkat edin burada yaştan bahsediliyor mu? Demek ki bu ayette hiç adet görmemiş kadın sözünden, daha küçük yaştaki bir kızında evlenilebileceğini çıkarmak, aklın ve mantığın ötesinde sapıklıktır. Hormon dengesizliklerinden adet olamayan, âdeti geciken kadının, evlilik döneminde belki hamile kalmış, yani kadınlık yumurtaları faaliyete geçmiş olabilir düşüncesiyle, onunda bekleme süresi üç aydır diyor. Bunun örneğini yaşamımızda görmekteyiz.

Lütfen çok fazla değil, birazcık düşünelim ayet üzerinde. Ayet neden bahsediyor ve açıklık getiriyordu? Evlenip boşanan kadınların, bekleme sürelerini anlatıyordu. Küçük 9–10 yaşındaki çocuk, evlenip birde bu yaşta boşanıp ta, başka bir erkekle evleneceğini, nasıl düşünürde hayal ederiz, sonrada bu ayeti kendimize delil alırız, doğrusu anlamakta zorlanıyorum. Allah sapıttırmasın.

Şimdide yine elimizdeki rehbere iyice bakalım ve şu soruyu soralım. Allah bir kızın evlenebilmesi için, hangi özellikleri taşıması gerektiğini söylüyor. Bakın Rabbim bu soruya, nasıl cevap veriyor.

Nisa sur.6: Yetimleri, nikâh çağına gelmelerine kadar gözetleyip deneyin. O zaman onlarda içinize sinecek bir olgunluk ve erginlik görürseniz, mallarını onlara geri verin. Büyüyecekler diye bu malları tez elden saçıp savurarak yemeyin. Zengin olan, iffetli davransın. Fakir olan ise örfün gerekli kıldığı oranda yesin. Mallarını kendilerine teslim ettiğiniz zaman yanlarında tanıklar bulundurun. Hesap sorucu olarak Allah yeter.

Bu ayette geçen sözcüklere lütfen dikkat ediniz, bakın Allah özellikle bir kızın evlenebilmesi için gerekli olan ölçüyü, daha nasıl açıklasın? Nikâh çağına gelmeleri sözünü açıkça kullanıyor ve açıklık getiriyor, demek ki bir nikâh çağı var, öyle söyledikleri gibi küçük yaştan bahseden ise asla yok, hatta bakın nikâh çağını da nasıl anlayabileceğimizi ne kadar güzel sözlerle açıklıyor.

(O zaman onlarda içinize sinecek bir olgunluk ve erginlik görürseniz..)

Demek ki aile reisi size emanet edilen yetimler de, ya da kendi evlatlarında, olgunluk ve erginlik görecektir evlenmeleri için, yoksa asla evlenmelerine müsaade edemez.

Kızı düşünün doğuracağı evladına nasıl annelik yapsın? Erkeği düşünün o aileye nasıl baksın? İşte Kur’an, işte açık seçik ayetleri. İsteyen aklını kullanır, Kur’an nuruyla nurlanır, isteyen kendisine öğretilenleri doğrulamak adına, Kur’an ayetlerinden uzaklaşıp sözcükleri cımbızlar, gerçeklerden uzaklaşır ve sanıya inanır.

Dilerim Rabbim, gönül gözleri açık, aklı ile iman eden, sanıdan uzaklaşılıp, Kur’an ı rehber alan, kulları arsına alır bizleri.

SAYGILARIMLA Haluk GÜMÜŞTABAK