:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: Yoksun Ya! / Kahraman Tazeoglu
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link


Yoksun Ya

Yoksun ya
Gençliğimin deli rüzgarları da yok
Ve yoksul düş baharlarım
Neler kalmadı ki sende
Çaresizlik karabasanlarının çıkmazları
Avuntuzus saplantıların açmazları
Deli düşler

Yoksun ya
Kim anlar şimdi bu yüreği
Sensizlikte ne yapılır bilmem ki
Aşkın tepelerinden böyle apansız düşmedim

Ilık tebesusumler vaktine beş kala solan
Kahkahalar gibiyim
Yarısında yutulmuş
Sevinç çığlıkları dolu boğazım

Seni özlemeyi bile yakıştıramıyorum kendime

Yoksun ya
Buruşturulup atılmış mektuplar gibiyim
İçimdeki yürek boşluğuna yoldaş
Gülüşüm bükülü kaldı dudağımda
Sana sargın kalmak vardı gül yüzlü
Bu aşkın üstü
Böyle örtülür müydü
5706a8d0.gif


Beni mutsuz edemezsin. Başaramazsın bunu.
Çünkü ben sana “ hayat “ dedim sevgili.
Öldüremezsin bizi. Üzemezsin beni.
Kendini öldürmeye yeltendikçe ben seni “ bende “ büyütmeye devam edeceğim.
Sen devam et kendinin katilin olmaya.
Sen yüzünü kapattıkça umuda ben seni “ sende “ doğurmaya devam edeceğim.
İnatlavirgs.gif sabırla. Çünkü sen cansın bende..
Yüreğine darağacları kurmakta kendin kadar özgürvirgs.gif ben kadar rehinsin hayata.
Durma kanat dudaklarını. Sonra da tuz bas üzerlerine.
Ama başaramayacaksın beni hüzünlere gelin etmeye.
Başaramayacaksın çünkü sen bana aitsin.
Öldüremezsin beni.
Üzemezsin sevgili..Çünkü sen köklerime hayat verdin.
Sökemezsin beni senden. Atamazsın içimdeki seni.
Şimdi devam et kaldığın yerden.
Öldürmeye devam et kendini.
Güya sadece kendini öldüreceksin..Hayır hayır.
Sen bir kez öperken toprağı dudaklarındanvirgs.gif ben sensizlikte bin kez ölümü prova ederim gözlerimde.
Sana öldükçe çoğalırım benvirgs.gif çoğaldıkça büyürüm sende..
İçinde yeşeren “ umut “ filizlerini köklerinden kopar.
Kan revan olsun ellerinden. Yüreğinden sızsın karanlıkların.
Adressizliğini fırlat yüzünü.
Ama benden “ seninle “ yaşadığım hiçbir an’dan mutsuzum cümlesini duymayı bekleme.
Çünkü ben sana “ umut dedim.
Yüzünü sök yüzünden.
Kov mutluluk sözcüklerini limanlarından.
Mutlu olacaksanvirgs.gif ezik durmaktan övünç duyacaksan devam et.
İçinde biriken tüm savaşlara başlamadan yenilgileri kabul et.
Ama ben sende yaşarken “ beni “ mutsuz edemeyeceksin.
Başaramayacaksın sevgili.
Ben yaşarken ölmeyeceksin.
Kendini öldürmene izin vermeyeceğim.
Ben bir masala “ kahraman “ olmak için gelmedim.
Sana inat gitmeyeceğim.
Sen “ kendinden “ uzaklaştıkça sana “ sen “ kadar yakınlacağım.
Sen kendinden vazgeçtikçe ben “ sen “ olacağım.
Hadi dur ölümün besmelesiz safına.
Gir kimsizlik şehirlerin küfür kokan sokaklarına.
Aydınlık yüzünü vur karanlığa.
Uykusuzluğunu kemirsin içinde adım miktarı mutluluklar.
Sana diyorum sevgili.
Öle-mez-sin. Kendini öldürmene izin veremem.
Sendeki “ seni “ öldürebilirsin lakin sendeki beni öldü-re-mez-sin..
Çünkü ben sana “ hayat “ dedim..
Çünkü ben sana “ umut “ dedim..
Şimdi bırak içindeki yavan sorguları/ savaşları.
Yetmedi mi kendini asmaların ?
Yetmedi mi kendini yerden yere vurmaların ?
Çok fazla şey istemiyorum senden.
Adımın kapladığı yer kadar mutlulukları kendine bağışla ne olur.
İki dudağının boşluğuna birkaç umut cümlesini bırak.
Hadi adından ötesini hiçlik bildiğim duraklarda ölmeme izin verme.
İliştir beni aynalarındaki gülümseyen yanına.
Bir uçurum boşluğu yüreğin.
Sendelesen de düşme sakın.
Düş-me..Düşersen de sol yanıma düşür sol yanını..
Bir ölüm sessizliği hüznün.
Üşüsen de ölme sakın. Öl-me.
Öleceksen de beni de götür yanında.
Tek kişilik mezara sığar değil mi yüreğimiz ?
Beni bu kadar mutlu etmişken
Başını eğe-mez-sin.
Seni “ sana “ bırakmıyorum..
Öle-mez-sin.
Bite-mez-sin..
Çünkü sen ben’sin..
Ben de sen…
Ne yaparsan yap..
Beni mutsuz edemezsin.
Ölümü daya dudaklarımavirgs.gif
Karanlığı yama kıyılarıma.
Ama beni üze-mez-sin
Çünkü ben seninle mutluyum..
Sen yaşarkenvirgs.gif
Beni mutsuz göremezsin..
Çünkü ben sana “ hayat “ dedim…
“ Seni çok ama çok seviyorum canım “
"Yalnızım çünkü sen varsın"

"gel" desen gelirdim
gittiğin uzakta bendim
dağ gibi bir ihanetten düştüm
bu kendime son gelişim

ölümbaz öpüşler kusuyorum ceplerime
kendimi suçüstü yakalıyorum
ve kentsizliğimin isimsizliğini
Araz´a uyak düşüyorum
gözlerime senden düşler sürüyorum
ıslak bileklerim kan bayramına yatıyor
bana en büyük tehdit yine ben oluyorum
sonra bir durağa yaslanıyorum
sonra bir kente
ve sen gidiyorsun
ben kanıyorum
diyorlar ki "kendini dinleme hiçbir şey söylemiyorsun"
oysa "gel" desen gelirdim biliyorsun

yorgun Haliç´e biraz inat
biraz ihanet bırakıyorum
ellerinden bir tedirginliği bir tehdidi avuçluyorum
aklıma düşüyorsun
düşüyorum
düşünce
üşüyorum
azgın hüzünlerle körlüğüme göçüyorum
ayrılığın saati kaç geçiyor bilmiyorum
yalanlarımla bir hiçlikteyim
beni içinden kaç

bu kentte her yağmur kendini ağlar
aklıma düşsen yalnızlık oluyorum
ağzımdaki uykudan öpmüyorsun nicedir
nerde kimi üşüyorsun
artık kendini yakan bir ateşim
kendimize birbirimizden düşler yapamıyoruz
şimdi boş duraklara yaslanıyorum
boş kentlere
oysa "gel" desen gelecektim

gün düşlerime dönüşlerimde
bakışın içiyor beni gözlerimden
gövdemi düşürüyorum güz yavrusu duraklara
uzaklığına uzanıyorum
sevdiğin sonbahar geçiyor üstümden
ama artık hiçbir göğü içmiyorsun dudaklarımdan
yıkılıyorum şarkılara
"kimseler biliyor"
yalnızlık dostumdu
şimdi korkum oluyor
oysa "gel" desen gelecektim

artık her şey kımıltısız bir geceye dönüşüyor
güz artığı saçlarımda oynaşan sensizlik
göz karana yenik düşüyor en korkak yanlarımdan
kendimi yitirdikçe sana gidiyorum
göbek çukurumda sobelere karanlık uyutuyorum
düş satıcısı ispiyoncu bir ihtiyarın insafına kalıyorum
uysal yalnızlıklar satın alıyorum
gülüşümle ödeyerek
ve içimde yalancı bir katil taşıyorum
yeni utançlar biriktiriyorum eski günahlarıma
cüzamlı ruhlar cehennemine gidiyorum ben
kirli sözlerimi temize çekme
oysa "gel" desen gelecektim

gözlerim ihanete ihbar taşıyor
kuşkulu bir cinayeti fısıldıyor kaşlarına
sözü namluna sürmelisin şimdi
en yaralı yanımdan vurmalısın beni
çünkü uçmak düşmeyi göze almaktır

avlunda bıraktığım az kullanılmış intiharları deniyorum
ne vakit nikotinli ellerinden yola çıksam
susuşuna kan döküyor gözlerim
sen gözüne çiğ kaçtı sanıyorsun
oysa bilmelisin Araz´ım
kimsenin içi görünmez
ve hiç bulamadıklarını
asla yitiremezsin
bak şimdi aramızda sessiz kalıyor
söylenecek bütün sözler

her sabah akşam oluyorsun
alnından ellerine damlıyorsun
yüzündeki yağmurla iniyorsun kente
içine dert oluyorsun kentin
dışına yağmur
yüreğinde dağılıyor kristal şehirler
duvarların kan öksürüyor
ve sen
başkalarının gözlerini
yüzümde aramamayı öğreniyorsun
beni bir durağa yaslıyorsun
beni bir kente
gidiyorsun
oysa "gel" desen gelecektim

susmak en inatçısı olmaktır yalnızlığın
en susmakta neydi öyle
sen en dinlerken
biliyorum Araz´ım
insan kendini bulmamalı, hep aramalı
gittiğin yerden başlıyorum öyleyse
gece cinnetlerimi de alıp yanıma

denize bakmayı bilmeyenler
bir gün mutlaka boğulur
işte bundandır gözlerinden kaçışlarım

siz hiç yar saçının bir telinden kendinize gurbet yaptınız mı

ben şimdi gurbetim
içimde taşıyorum
heba olsa da senlerce yılım
oysa "gel" desen gelecektim

ömrümden düşürdüğüm sol anahtarlarına takılıyorum hep
ve hayat yüklü kamyonlar geçiyor üstümden
şairler ölüdür derler
inanmıyorum


en karanlık ceketimi giyiyordum
ışığa kördüm çünkü
şimdi ise güneşe ilerliyorum
dirilmek için

kimliği paslanıyor eski bir anarşistin
gecenin kör gözünden utanıyorum
hadi bana en militan kelimelerle saldır
batır içime cümlelerini
beyhude bir dehşet bırak
hak ediyorum

gizlilikten ölmek üzere olan bir akrep sızıyor içime
can kaybından ölüyorum
cenazemde namaz kılacağım
zan altındayım
yalanıma inanıyorum

yorgun söylentiler kanıyor solgun yaralarımdan
kırılır mı bilmem hüznümde taşıdığım kin
kinim kendime
susuşum sana
küsüşüm tüm dünyaya

üstü kalsın ihanetimin
"gel" desen gelecektim

yine bir tren geçiyor içimden
sen kesiliyorum gülüşümün karşılığı
saçların bir rüzgarın öyküsünü taşıyor
görmüyorum söylemiyorsun kırılıyorum
hiçliğimin etleri yolunuyor şizofrenik bir gecede
sana bir öykü çıkarıyorum ağzımdan
süsle beni ey aşk
geçtiğin yerleri öpüyorum

yarısı yanık bir aşkın küllerini taşıyorum
dişlerindeki nikotin tadı terkimde
sirenler ve ateş hatları içip
sesini peydahlıyorum kendimden ve kentimden
ıslak ceplerimi buluyorum el yordamıyla
yasadışıyım
tutukla beni gözlerimden

kalemim bitti yitirdi şiirini şuur
öldü kanımdaki mürekkep balığı
solumdaki sise intihar etti intiharlar
bir aşkı kaça katlayabilirdi ki ezik bir yürek
yaşamak için geç bir zaman
ölmek için ise erken

çok davullu bir senfoni sürçüyor
dikiş tutmaz ayrılığımda
kirpiğinden yapılma bir darağacına
geceyi asıyorum
yoksun
bu yağmurlar ıslatmıyor beni
bir durağa yaslanıyorum sensiz
gidişinin en sessiz harfinden yırtılıyorum
"gel" desen gelecektim oysa

kulaklarımdan bordo denizler dökülüyor
şimdi herkes biraz sen biraz acı
göğsümde bir vagon
gizli sözler batıyor
fırtınalar çıkıyor üstüme

şakağımda
intihar acemisi bir şairin
delilik provaları
arkandan uluyan kapılardan
söküyorum kokunu
yokluğunu kokluyorum
yokluğunu yokluyorum

çöz gözlerimi senden hadi
ücranda yak bakışımı
gözlerine bekçi sevdam
dünden ve senden kalmayım

içine her düşen
kendi keşfi sanıyor seni
oysa sen
melekleri bile kıskandıracak kadar kendinsin
ve kendini acıtmak istiyorsun
ama güller kendine batamaz
bilmiyor musun
"gel" mi diyorsun

herkes kendi gördüğüne bakar
peki hayatın rüzgarında kime yelkeniz
kıpırdamadan duramayız bir aşk boyu
hadi en kanadığımız yerden susalım
"gel" desen gelirdim
"git" dedin ve gittin

Aşka...
Rüzgara...
Ayrılığa...
Zamana...

eyvallah..
..Çünkü ben sana hayat dedim (:

Harika..
çok güzelmiş teşekkürler hasretiim Smile
Okuyan Gözlerinize Saglik (:
Her Aşk Katilidir Bir Öncekinin

rüzgarli bir tepenin yamacindayim şimdi
kent suskun
ve istasyonlar ayrilik için var bu şehirde
imlasi buzuk, üşümüş ve kirli bir çocuk olurum seni düşünürken
ömrüme iliştirdigim marti leşleri yamali bir geçmişi oynar
imtihanlar ve intiharlar üzerine kurulu hayatlardan
gecenin en serseri yanini alirim günceme

durup durup şiirler yazmak yoluna
yeni bir yaşam biçimim oldu son günlerde
kendimi sende kalabalik buluşum belki de bundan
her gece yorganimin altinda sakladigim
kirlangiç sürüleriyle geliyorum sana
sen uykudayken
babam her gece ölüyor şimdilerde
annem nihavent bir çiglik oluyor
bana en çok sensizlik koyuyor
sonra babilin asma bahçelerine asiyorum kendimi
uyanmak için

eski bir aşkini anlatiyorken bana
konuştuklarindan yapilma bir sessizlik oluyor agzim
kaç kez kaniyorum bir bilsen
(ya da hiç bilmesen)
sesinin ardinda yüzün sessiz bir tabanca gibi duruyor
kendimi kötü kurulmuş bir cümle saniyorum
gece yüklü bir kamyon uykularimi solluyor

yastiginin altinda yalnizligin var biliyorum
oysa ben senden bir bardak su istedim
akdeniz degil
son yalnizi benimdir bu kentin
istanbul arkamdan gelir
ey hüznü yüzünde gülücük diye taşiyan kiz
hep kendine mi saklarsin çocuklugunu

agzima bir bulut bulaşsa da yoklugundan yapilmiş
kayadan seken kurşun
en serseri yanimiz olur kimi zaman
ve ben hep kendimi terk ederim senden
her katilin aşki
her aşkin katili
bir öncekinin faili
hep ben olurum
hep ben ölürüm

içime uzanan koridorlarin ortasindan
hep gülerdin beni görünce
bense sana hep geç kalirdim
sona kalirdim
sonra kanardim

yagmurlarla inseydin içime
içim senden yanaydi
yüzümdeki işgaller senden karaydi
seni sevmek en gizli aglama biçimimdi
sana yazacaklarim sil sil bitmezdi
ve ben
sende hiçbir şeydim
sen bende herşeyken

canim
yastiginin altinda biriktirdigin yalnizliklarim
kendine varlaşip bana yoklaşan biri yapar seni
ve ne kadar kaçsan o kadar yakinsindir aslinda kendine
geciken sevdalar yikik kentlere benzer bilirsin
ve sevgisizlik alir bir gün seni benden
işte bu yüzden
sen hep sevil
hep sevil
sevil
Ben acılarımın üstüne sünger çekip ayrılırım aranızdan
ben bu yeryüzünün en yalnız çocuğuyum

yaşadığım yerlerin yabancısı
ne sözlerim para ediyor buralarda
ne de yaşamak uğruna verdiğim kavgalar
okuduğum şiirlervirgs.gif terennüm ettiğim şarkılar işe yaramıyor
ben kimsenin herşeyi olamıyorum…
kimse benim yalnızlığım olmuyor.

yaşamak yalnızlık üzerine söylenmiş bir şarkıdır
yalnızlığım bir şarkı oluyor gittiğim her yerde
gittiğim her yerde ayak izlerin oluyor.
gözlerin gelince aklıma her şey berrakvirgs.gif
adın anılınca her şey daha bir anlam kazanıyor.
gittiğim her yerde sen oluyorsun
ve sen hiçbir yerde bulunmuyorsun
ve ben kimsenin herşeyi olamıyorum…

gel uykuma girvirgs.gif uslu bir çocuk gibi dağıt saçlarımı
dürtmeden uyandır benivirgs.gif ürkütmeden günaydın de
sıcacık bir öpüşle depreştir yüreğimi
bu ağır postallarla sana gelinmez üzgünüm
sen deli yürekvirgs.gif saçlarına rüzgardan tokalar yaptırmışsın
şimdi bir atın yelelerine bağlavirgs.gif kurtar beni
rüzgardan uçurtmalar yaparım sana inan
ellerimde sevgiler büyütürüm sıcacık
senin deniz kokusu saçlarına hasretim
korkunç bir gün geçirdimvirgs.gif bunu nasıl anlatsam?
tel örgülere çarpıp geri dönen gövdemi sana sevdirememvirgs.gif ne de kimseye…
ellerimi kuytularda saklıyorum
ben kimsenin herşeyi olamıyorum…

ellerimi kuytularda saklıyorumvirgs.gif utanmayasın diye
utanmayasın diye karanlık yazıyorum
ben en çok bir çiçeğe uzanmaktan korkarım
çiçeğe dokunmayan ince parmaklarımdan
kan kırmızı güller saklıyorum parkamda
kar beyaz kesilmiş dudaklarına inat
beni dağıtabilirsin artıkvirgs.gif vurabilirsin güzel kız!
seni bana sormasınlarvirgs.gif
yorgunum üstelik parasızımvirgs.gif pasaportsuzum.
yaşamak yalnızlık üzerine söylenmiş bir şarkıdır.
yalnızlığım bir şarkı oluyor gittiğim her yerde
gittiğim her yerde ayak izlerin oluyor.
ben kimsenin herşeyi olamıyorum…
olamıyorum…