:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: Aslında iyi oldu gidişin..
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Sayfalar: 1 2
925202694590345_1261840178.jpg
Aslında iyi oldu gidişin..
Gidişinle her istediğine, istediğinde sahip olamayacağını öğrendi içimdeki arsız deli kız.
Her kayan yıldızda tutulan dileğin, her gün duaya katılan isimlerin, hakettiğinde fazlasını mutluluğu için vermenin onu getirmeyeceğin öğrendi.
"Seni Seviyorum"ları ne kadar çok, "Hayır"ları ne kadar az kullandığımı da öğrendi elbette.

Aslında iyi oldu gidişin..
Gidişinle sensizliğin acısı dolanırken her sabah parmak uçlarıma, bensizliğin sancısı kürtajla alınmış bir aşkın doğamamış ellerinin vicdanıyla oturdu sol tarafına.
Belki gerçekten terkedebilseydim seni yokluğumda aynı yere oturabilecek değerim gururunu kırmana yardım edebilirdi.
Ama ben hep sana aittim.
Ve bunu ilgi isteyen bir çocuğun ağlamadan istediğini alması gibi, daha istemeden sana söylerdim.
Alıştın, arsızlaştın..
Canımı acıttın..

Aslında iyi oldu gidişin..
Zamanla tabuların insan hayatındaki önemini öğrendim.
Terkedilmişlerin nefret ederken bir yandan, bir yandan unutamamışlığını nasıl gizlediğini öğrendim.
Yeni bir nefesin yerini doldurmasada acılarını hafifleteceğini öğrendim.
Zamanla buğulu camlara adını yazmayı alışkanlık haline getiren ellerimin, aslında adımı yazması gerektiğini öğrendim.
Benimsememem gerektiğini öğendim..
"En yakınımsın" cümlesini söylerken, "En yakınıyım" diyebilmenin gerekliliğini, çocukluğumun tertemiz gülüşlerini teslim etmenin benim tercihim olduğunu ve hep yanlış tercihler yaptığımıda öğrendim elbette.

Aslında iyi oldu gidişin..
Aradığında açmayacağıma dair verdiğim sözlerin anlamsızlığını öğrendim aramadığın her günde.
Bir gün "Affet beni yaptıklarım için, döndüm.." dediğinde sonu hep kavuşmalarla bitecek olan red sahnelerinin hep hayalimde kalacağını öğrendim.
Tanışacağım hiç kimsede sendeki gibi kalbimin atmayacağını, konuştuğum hiç kimsede sendeki gibi ruhumun havalanmayacağını öğrendim.
Yanımdayken acıların nasıl kolay, imkansızların nasıl yakın olduğunu öğrendim.
Oysa şimdi hiç olamayacağı gibi..

Aslında iyi oldu gidişin..
Artık hıçkıra hıçkıra ağlamamayı öğrendim..
Unutulmaya yüz tutmuş gururumu artık takınmanın vaktinin geldiğini, bazen gururu yüzünden çok şey kaybetmiş insanların bazen de gururu yüzünden çok şey kazandığını öğrendim.
Beni kaybetmeyi senin seçtiğini öğrendim..
Sana sunduğum onca seçeneğe rağmen gitmeyi, beni hayatından çıkarmayı seçen birine daha fazla değer verip kendimi küçültmeyi bir tek içimdeki aşkın yaptırabileceğini öğrendim.
Ama o aşkın yıpranabileceğini sen hiç öğrenemedin..

Gidişin iyi oldu sevgilim..
Sevgimiz değişmesede büyüyoruz günden güne..
Ve gittikçe zorlaşıyor geri gelmek biliyorum..
Aslında gidişin gerçekten iyi oldu sevgilim..
Oysa ilk günden pek bir farkı yok bunların ve bundan sonrakilerininde olmayacağı gibi.
Ama artık SevgiLi´in sana dön demiyor, sahiplenmiyor ve şımartmıyor seni sevgisiyle.
Tabularını oluşturmaya başladı ve o hiç görmediğin gururunu takındı.
Sevgisi değiştimi SevgiLi´nin bir sen bilirsin değişmediğini.
Artık sanada sevginede inancı yok.
Bunu benden duymazdın aslında sevgilim ama sorumlusu sensin.
İyi oldu gidişin.
Bende gidersem artık iyi olacak sevgilim..
Beni güzeL hatırLa bunLar son satırLar...
Farzetki bir rüzgardım esip geçtim hayatından
yada bir yağmur,seL oLdum sokağında
sonra toprak çekti suyu...
KayboLup gittim beLkide bir rüya idim senin için...
Uyandın ve ben bittim...

[b]Beni güzeL hatırLa[/b]
[b]Çünkü sevdim seni ben herşeyini...[/b]
[b]Sana sırdaş oLdm,dost oLdum koynumda ağLadın...[/b]
[b]Yüzüne vurmadım hiçbir eksikliğini...[/b]
[b]Beni üzdün kınamadım...[/b]
[b]ALışıktım vefasızLığa el oLdun aLdırmadım...[/b]

[b]Beni güzeL hatırLa...[/b]
[b]Sana unutuLmaz geceLer bıraktım...[/b]
[b]En yorgun sabahLar...[/b]
[b]Sana güLüşümü,gözlerimi sonra sesimi bıraktım...[/b]
[b]En güzeL şiirLeri okudum gözLerine baka baka...[/b]
[b]SöyLenmemiş merhabalar sakLadım her köşeye...[/b]
[b]VedaLar bıraktım dudakLarda...[/b]
[b]Ne ararsan bir sevdanın içinde;[/b]
[b]FazLasıyLa bıraktım ardımda...[/b]

[b]Beni güzeL hatırLa...[/b]
[b]Dizlerimde uyuduğunu düşün...[/b]
[b]Saçını okşadığımı,üşüyen eLLerini ısıttığımı...[/b]
[b]MutLu oLduğun anLarı getir gözünün önüne...[/b]
[b]ALnından öptüğüm dakikaLarı...[/b]
[b]Birazdan kapını çalan kişinin ben oLabiLeceğimi düşün![/b]
[b]Şaşırtmayı severim biLiyorsun![/b]
[b]Bu da sana son sürprizim oLsun...[/b]
[b]Şimdi seninLe yaşanan günLeri ateşe veriyorum...[/b]
[b]Beni güzeL hatırLa[/b]
[b]GİDİYORUM...[/b]
Gidicek mi Gitmeyecek mi..
Seviyormu sevmiyormu neden düşünüyorsun ki bunları..
Düşünüyorsun şimdi..Seviyorum diyorsa neden terketti..
Hadi terketti..terkederken bile Neden seviyorum dedi ..?
Soruyorsun bunları kendine..Hatta zaman zaman ona sormakta geçiyordur içinden..
Sen elinden geleni yaptıysan eğer bu aşk uğruna benliğini feda edercesine..
Neden soruyorsun ki bunları..
Onun düşünceleri değil seni ilgilendiren eylemleri..
Eylemleri ; terketmek bırakıp gitmekse eğer bırak gitsin düşünme..
Hep dönüp dönüp kafamı karıştıryor diyorsan..
Sen niye izin veriyorsun bunlara...Kimsenin rüzgarında yaprak değilsin sen..
Hangi akla hizmet onun rüzgarında yaprak olup kendini bırakıyorsun..
Bırak o kendi rüzgarında debelensin dursun..
Hep seviyorsa seni eğer ama kararsızsa kendi dürtülerini kontrol edecek..
Kimsenin içini allak bullak etmeyecek..
Seviyorsan da kararsızsan masumsan da sırf karşındaki insanı
Sevdiğin için dürtülerini kontrol edip oturup karmaşanı kendi içinde yaşayacaksın.
Kimsenin kimseye bencilce sevgi gösterisi yapma hakkı yok..!
Ya çekip gider ! ya kalır aşkını yaşar..
Sorgusuzca beklentisizce karmaşalar içinde boğmadan kimseyi..!
Aldanma senin iyiliğin için ayrıldım seni sevdiğim için gittim sözlerine..
Bu sözler seni bağlamaz..
Sen kimsenin içini açıp bakamaz emin olamazsın ya..
Kimse içindekilerle yargılanmaz..
Hiçbir mahkemenin hiçbir hakimi niyetine göre muamele yapmaz insana..!
İçindekilerle niyetiyle anılmaz kimse yaptıklarıyla hatırlanır..!
Yaptığı gitmekse bırak gitsin Aldırma bir çift '' seni seviyorum '' sözüne..
Nasılsa gidenin arkasından kalan bu bi çift söz değil midir küfür gibi yüzüne çarpıp canını acıtan..
Bırakıp Gittiyse Eğer Aldırma..
Sil Gitsin..!
Şimdi geçmişten gelen bir rüzgar esintisinden başka bir şey değil aşkın.

Zaten bitirdiklerime başlayamam ben.

Korkma, bir daha dönmeyeceğim.

Severek gidebilmek de erdemdir bence, sevmekten vazgeçip gidenlere bakarsan.

Seni kötü anarak yürümemek için bütün çabam, elde bir sıcak dostluk tutma derdindeyim.

Günahını kimsenin ödeyemeyeceği bir ayrılığı tartışmak zaman kaybıdır. Korkma ben, aklımdan sildikten sonra yüreğine söz dinletebilenlerdenim.

İnsanın içi sızlıyor elbette, kolay mı alışılıyor ki başka bir tene? İlk günler geliyor aklıma, neyi seversin, nasıl öpersin diye meraklandığım anlar. Keşfetmenin zevkiyle karışırdı yabancılık ama gel şimdi bak, başladığımız yere döndük, yabancılaştık.

Korkma, bir daha öğrenmeye gücü olmayanlardanım ben.Ayrılık acısı dediğin, güneş doğana kadar sürer. Bahsettiğim güneş gökyüzünde değil, yürekte olandır.

Alışılır mutlaka yalnızlığa da, yeni sevdalara da, başka kolda uyumaya da, kimler nelere alışmadı ki?

Bu gönül sancısı sonsuza dek süremeyecek ya!

Sonra, hangi gece bitmemiş ki, ne kadar uzun sürse de!

Korkma,ben karanlığa alışık olanlardanım.

Korkma, ben her zaman gözlerine içine bakabileceğim.

Hepimiz, biriktirdiğimiz yaralarla başlıyoruz yeni sevgilere, o yüzden önyargılıyız.

Güvenmek için kaybettiğimiz zaman, aslında mutlu olacağımız anılar yaratmaktan çalınıyor.

Aşık olmaktan korkuyoruz çünkü yara bantlarımız bitti kanayan yerlerimizi kapatacak. İncinmemek için sakladığımız kalbimizi, hiç olmayacak yerlerde ortaya koyuyoruz.

Şimdi, ayrılığın acısını dindirmeliyim içimde. Sarhoş olmalıyım bir akşam vakti. Sigaramın dumanından halka çıkarsa, senin düşündüğünü zannetmeliyim. Burnumun direği, yüreğimin içi sızladığında, deniz kenarına inip biraz gözyaşı dökmeliyim. Fotoğraflarına bakmalıyım uyumadan, birkaç kez öpmeliyim. Rüyalar görmeliyim, ter içinde uyanıp, seni merak etmeliyim.

Olsun, ben aşkı acısıyla beraber sevenlerdenim.

Seni silik bir anıya dönüştürmeliyim içimde, sonra belki adını bile unutup gitmeliyim.

Ama yapamam korkma, ben henüz ruhu o kadar kirlenmemişlerdenim..
Dost olarak hükmünüzün bittiği oldu mu hiç? Artık omzunuzun ona huzur sağlamadığını, sadece yıllar süren alışkanlığı yüzünden sizinle bir kaç kelime konuştuğunu hissettiniz mi? Bir daha geri gelmeyecek günleri unutmanız gerektiği hatırlatıldı mı size?
Ne yapardınız böyle bir zamanı yaşasaydınız? Sessizce köşenize çekilir, "Belki bir gün yeniden" mi derdiniz, yoksa savaşır mıydınız?

Teselli ettikçe teselli bulduğunuz, can dediğiniz canım dediğiniz yoktur hayatınızda. Boşluktasınızdır. Yerini dolduracak adayları gözden geçirirsiniz. Nafiledir çabanız. Çünkü her sözünüzün her hareketinizin karşılığında duymak istediklerinizi duyamazsınız. Yürek başlar acımaya, sizden başkası hissetmez. Mevsim ilkbahardır ama siz hazanı yaşarsınız. Dökülür sevinçleriniz birer birer sarı yapraklar misali. Bir rüzgar eser en serininden, üşürsünüz. Sarınmak için kalın bir sevgi istersiniz. Yoktur. Borç olarak verdiği sevgiyi geri almıştır çünkü bir başkasına vermek için.

Nerdedir yanlış diye düşünür durursunuz. Bilemezsiniz, belki de bilmek istemezsiniz. Aslında çok basittir. Çok fazla değer vermişsinizdir, sahiplenmişsinizdir. Şımarık bir çocuk olmuştur sevginizin yoğunluğunda. Annesine yaptığı her kaprisi size de yapar. Çünkü siz onun hem annesi hem de arkadaşısınızdır. Kağıda dökersiniz duygularınızı, ama okuyamazsınız. Kendinizin bile duyamayacağı sözler çığlık olur dudaklarınızda, haykırırsınız:

"Yıldızlar,
Ay,
Güneş,
Gökyüzü,
Duyun hepiniz.
Ben onu seviyorum."
Yaşanan tüm mutluluklar kara bir bulut olup çöker üzerinize, nefes alamazsınız, boğulursunuz. Kalabalıklarda yalnız kalırsınız.

Duyamazsınız, göremezsiniz, hissedemezsiniz.

Yaşadığınız zamanı geri almak istersiniz, belki tekrar yaşarım diye. Boşunadır çabanız. Uçup gitmiştir elinizden, şaka gibi gelse de.
Sözleri gelir aklınıza " Ben burda olsam da olmasam da beni sevmeye devam et, benim seni sevdiğim gibi!!!!"


alıntı
[b]Susuyorsam,hiç konuşmuyorsam ve söylediklerine boş gözle bakıyorsam;üzülme… [/b]

[b]İyiyim ben.. [/b]

[b]Saçlarıma takılıyorsa hayallerim,ruhum derin bir çöküntü yaşıyorsa bile geçer. [/b]

[b]Meraklanma sen... [/b]

[b]Geceleri uyuyamıyorsam,her yıldız kor gibi düşüyorsa ;endişelenme… [/b]

[b]Zamanı gelir uyurum ben. [/b]

[b]İçime akan öfkeyle saldırıyorsam sağa sola,kırıp döküyorsam içindekileri geçer… [/b]

[b]Sakinleşirim ben. [/b]

[b]Yeni bir başlangıç yapayım derken,bir yanım kederden azalıyorsa ve görmek acı veriyorsa sana;acele etme sakın… [/b]

[b]Bütünlenirim ben.! [/b]

[b]Aynı şeyleri konuşup,farklı anlamlar çıkarıyorsak ve o anlamlarla kararıyorsak;üzülme… [/b]

[b]Aynı dili öğrenirim ben.! [/b]

[b]Gecenin ayazını sen sanıyorsam ve yüzüme çarptıkça derin kesikler oluşuyorsa;vazgeçme… [/b]

[b]Biraz daha uğraşırsan parçalanırım ben.! [/b]

[b]Sen öyle tepkisiz,sen öyle hareketsiz bekle…mükemmel bir egoyla yaşa ve düşünme… [/b]

[b]Çırpınır çabalar hallederim ben.! [/b]

[b]Ben gülümsemeye çalışırken,kırılan yanlarımızı onarırken;sen öylece geç karşıma ve sus…tepkisiz kal yine… [/b]

[b]İşte o zaman arkama bakmadan giderim.! [/b]

[b]Kendi vicdanını rahatlatmak için yalanlar söyle kendine…Olgunlukla karşıla yaşananları…Gül geç içindeki acıya… [/b]

[b]Bilirim vurdumduymaz tavırların gücüyle iyileşirsin sen.! [/b]

[b]Son kez söylemek istedim… [/b]


[b]Beni düşünme sakın![/b]
TOZPEMBEDUNYAMM_sdssfdafsp8qu7.png

çok şey yazmak istiyorum sen ve olanlar hakkında …

Ama bilemiyorum ki ne doğru ne yanlıştı !!!



Koskoca susuştan ibaretti her şey … Öyle sustuk , öyle sustuk ki ne gerçek ne yalan anlayamadık …



Susmak bir şeyler kazandırır derlerdi hep … Yalanmış sende anladın değil mi … Bu sefer susmak bir işe yaramadı …



Oysa dillendirmeliydik her şeyi … Ama ne yapayım DİLSİZDİR BENİM KALBİM … Kırılganım korkularından ve hep bir adım geride sağlamcılık oynamak için susar …



Neyse … Dedimya , yazacağım , anlatacağım çok şey var aslında ama zamanı geçti …Bu saatten sonra ne sen dinleyebilirsin ne de ben anlatsam fayda etmez …
TOZPEMBEDUNYAMM_4jq0.jpg



Gözlerin, yağmur gözlerin... Katil, dikenli tel, karabasan gözlerin... Ürkek, ağlamaklı ve kaçak gözlerin... Bana yasak gözlerin... Büyülü, korkunç giz dolu gözlerin... Buğulu gözlerin; düşgücüm, özgürlüğüm... Gözlerin ölümüm ve gözlerin için adam öldürürüm!!! Gözlerin olmasa her gece üşürüm... Toprak mı renk verdi gözlerine yoksa yosun mu diye sormak çok anlamsız. Çünkü toprak da yosun da hırsız...



Ben yine gözlerin diye başlayacağım... Zaten yaşamıma gözlerin diyerek başladım!!! Sevincim, üzüntüm, korkum, karabasanım, kolum, bacağım sakat; gözlerini düşlemezsem... Düşlerim için kızma bana! Çaresizim... Gözlerin ezberimde... Yıllardır varlığını bilmeden bakışını ve teninin kokusunu hissettim ve itiraf ediyorum sen bilmeden seninle seviştim... Seninle seviştim diyorum... Haklısın okuma bunları... Kaldır at, tükür üzerine, beni lanetle; ama yüreğimi ne yapacaksın? Sende o gözler durdukça; çaresiz benim olacaksın! İstemiyorsan kendi gözlerini oyacaksın! Ama... Yapma... Gözlerin; düşlerimle kardeş, düşlerim sadık, ama gözlerin; kalleş gözlerin, şiirlere yeterli gözlerin, binlerce sayfa dolusu şiir etmeli...



Umursama beni ve söylediklerimi! Ben böyleyim... Olur, olmadık şeyleri düşler, olur olmadık düşlerimi işlerim kağıtlara... Ama en olmadık düşler birgün gerçek olur. Zaten düşler de gerçekleşmeleri için kurulur. Bu yüzden çok düşleyenlerden korkulur... Benden hep korkarlar... Benden değil düşlerimden... Aslında sen de kork! Hayır, korkma! Korkmamalısın... Çünkü sen benim en narin, en kırılgan, en özendiğim tarafımsın... Sen benim yaratıcılığım, can damarımsın. Nasıl keserim can damarımı? Zaten sen benim acılardan çalabildiğim tek mutluluğumsun!!! Evet, öylesin... Ama benim olmalısın... Benim ol! Yoksa kaçacağım bu kentten, kurtulacağım bu insanlardan... Sana yalvarıyorum!.. Yalvarmıyorum!.. Sen bilmezsin eksikliği, yarımlığı, karanlıkta kalmayı... Sen bilir misin başka tenlerde tek bir teni aramayı?



Sen bilir misin? Bilmezsin; boğazında değil, yüreğinde koca bir düğümle ağlamayı... Sustum... Konuşmuyorum... Sessizlik güzel, sessizlik acı dolu... Sensizliği sessizliğe fısıldasam olur mu? Kimseye duyurmadan anlatsam, benden başkası bilmese sana hissettiklerimi... Beni değil, gölgemi değil, düşlerimi sev bari... Tamam özleme beni, isteme, hissetme... Korkma ben hep yanındayım, ama ben senin değilim... Olamam zaten... Hak etmiyorum... Senin için ne yaptım ki, hayalini kurmaktan başka? Unutma ki en zorudur hayal kurmak... İnan en zorudur yokluğunda seni yaratmak, seninle olmak, dokunmak, teninin kokusunu duymak, sevişmek... Tamam... Sustum... Bak yine hayalini kurdum...



“Seni istemiyorum” dedin; sustum... “üzgünüm” dedin, sustum... “Konuşsana” dedin, sustum... Sustun... Sustum, bak yine gözlerini okudum... Sus derken beni istiyorlar, konuşma derken sensiz olamam diyorlar...



Ben senin özgürlüğünüm... Ben senin küskünlüğünüm... Yapamadıklarınım... Korkma!!! Haykır, ağla!!! Yok, ama ağlama! Senin ağlamana dayanamam ve beni sevmemeni anlayamam... Koca bir yaşamı sana adayamam... Adarım... Evet, işte sana emanet uyduruk yaşamım... İstemez misin? İstemek zorundasın ve sen beni anlamalısın, anlamak zorundasın! Bunun için varsın... Gözlerin bana bakmak için var... Affet beni hayallerim...



Sabaha kadar uzar gözlerin diye... Bitireceğim yine ve ak kanatlı bir kuşun kanat çırpışı gibi ahenkli ve gündoğumu kadar ıssız ve bir papatyadan kırılgan ve yoğun bulutlar kadar ağlamaklı ve tanrı kadar tapılası ve damardaki kandan sıcak ve bir yaz esintisi kadar huzur verici ve en sevilen anılara eşdeğer ve yıllarca mahzende bekletilmiş şarap gibi özel ve en derinlerde bulunmayı bekleyen deniz kabuklarından değerli ve bir ölü kadar sessiz ve deniz kokusu kadar eşsiz ve bir o kadar da bensiz gözlerini hayalleyeceğim ben... Senin gözlerini hayallerken kendimi öldüreceğim...
karanlik.jpg









Ne karanlık böyle koyu olmalı ne ayrılık bukadar kırmızı.
Gidişinin rüzgarıyla savrulan ruhum yokluğunun pençesinde şimdi..Buruşturduğun aşkım ellerimde kaldı sanki değersiz bir kağıt parçası gibi..Anlıyorum yavaş yavaş neden karanlık koyu neden ayrılık kırmızı..Bir perde gibi indi gözüme sensizliğin gölgesi.

Yıkılan kalbimin bir umudu vardı hala..Ama sonsuz bir bekleyişten ibaretti.Yani umut bile umutsuzdu benimle birlikte..Tek kelime edemiyorum,biliyorum zaten konuşmamam gerek..

Giderken seni izleyip,yanlızca susmam gerek...Ellerimden kayıp gitmeni bir seyirci gibi izlemem gerek...

Sence tek gereksiz olan şey ise kalmak...Git zaten bana bir elvedayı çok görenin arkasından dur diyemem..

Aslında gitmesen daha iyi olur..Hatta gitmesen en güzeli..
Kalbimi,seni seven,senden olan bir şeye hiç acımadan çiğneyerek nasıl gittin anlamıyorum..Sensizlik kor oldu düştü bağrıma..Hani biraz ağlasaydın giderken,üzülseydin halime belki gözyaşların dindirirdi sızımı..Arkanda bıraktığın biraz duman,biraz da kül..Bir parçada ayrılık kaldı enkazımdan..Rengi kıpkırmızı tıpkı sensiz gecelerimin koyusu gibi...Çok denedim kurtulmayı,bu toz dumandan kurtulup yeniden hayata başlamayı...Yokluğun tuttu beni hiç bırakmamacasına..Kimsesizliğin kıyısındayım,sınırları sen belirlemişşin,dudaklarında mühürlemiş sanki..Tek bir adım atsam başaracağım ama izin vermiyor hem sensizlik,hem kimsesizlik...

Gittin gideli saatler geçti ama hala üşümem geçmedi..Bu terkedeşin gerçekliğini bastırmıyor sen varmışsın gibi davranmamın sahteliği..Sen hayatımdın..Hayattan koptum senden kopamadım yinede...Zorları oynuyordun giderken,ama seviyorum dediğindeki amatörlüğün yoktu bu sefer üstünde..Bu gidiş gerçekten gerçekti..
Vazgeçmek kolaydı senin için..Çünkü vazgeçemem diyenler için kolaydı vazgeçmek..

Sensiz yaşamam diyenler için kolaydı birinin yada bir
aşkın hayatına son vermek..Durup düşünmek bile zor geliyor,ne zaman aklımı kullanmayı denesem hep gidişini hissediyorum her yanımda..Ömrüm senin derken yalan söylememiştim..Ben sana verdiğim hiçbirşeyi geri bile istemezken,sen benim herşeyimi sormadan ve ben ne olduğunu anlamadan benden alıp gittin..Bana geri kalan içi boş bir beden ve yıpranmış,ufalanmış bir kalp oldu...
Ayrılığın kırmızıydı,benim arkandan bakışımda alabildiğine kahverengi...Gidişin kötüde olsa bembeyazdı,gözyaşlarım masmavi....

Yokluğunda emanet koyu karanlığım,doğmayacak ışığım,
senle geçirdiğim hiç bitmeyen sensizlik umudum kaldı...
Kucağım hep sana açık,yüzüm gittiğin yere dönük olacak...
73204958ak1.jpg

Sanırım sen de gelmeyeceksin ya zaten…

Hiç gelmedin! Ama hep beklendin, en özel kuytularda ağırlanmak için…

Ben yine de bir ümit bekledim. Gelirsen, sesini duymazsam, geri gidersen diye kapılarımı hep açık tuttum. Gelmedin ya da ben görmedim geldiğini…

Beynim, düşüneceği milyarlarca şeyi düşünmüş; kalbim, atacağı milyarlarca atışı yapmış gibi sanki…
Kendilerine tanınan zamandan çok önce...

59163403gd7.jpg

Çok yoruldum seni beklemekten, gelmeyeceğini bile bile beklemekten.

68817526gl4.jpg

Gülüşündü beni hayata bağlayan. Yıllar boyu hayalimde beni yaşatan. Sensizlikle oluşmuş bir hastalık vardı içimde. Bu amansız hastalıktan daha kötüydü. Beni içten içe kemiren benim yıkılmama sebep olan bir hastalıktı. Tıbbın mucizeleri belki beni iyileştirebilirdi, ya sensizliğin ilacı ve mucizesi neydi ki?... Sen miydin?... Ya da benim seni içten içe sevmem miydi? Acaba… Kaynakwh: Kaynakwh: smiley.gif smiley.gif

Artık geldiğinde ben olmayacağım…
Sayfalar: 1 2