:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: Lüzumsuz Bilgi Diyarı (Bütün İlginç Sorularınızın Cevabı Burda)
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14
Bir köpek yaşı niçin yedi insan yaşına eşittir?

Evlerinde köpek bulunduranlarvirgs.gif köpeklerinin yaşlarını insan yaşı ile mukayese edebilmek içinvirgs.gif her bir köpek yaşının yedi insan yaşına eşit olduğunu ileri sürerler. Peki bu doğru mudur?

Tam olarak değil. Bu konuda üretilen çeşitli formüller var ama en basit ve akla yatkın olanı şu; Köpeğin birinci yaşı - 21 insan yaşı Köpeğin ondan sonraki her yaşı = 4 insan yaşı Buna göre 7 yaşında bir köpeğiniz varsavirgs.gif insan ömrüne göre 21 + (6 x 4) = 45 yaşındadır. Bu hesaba devanı edersek 10 yaşındaki bir köpek insanın 57virgs.gif 15 yaşındaki ise 77 yaşındaki ömrünü sürmektedir.

Bu hesap şekli akla daha yatkındır. Bir köpek yaşı yedi insan yaşına eşittir düşüncesi ile ¤¤¤¤üel olgunluğa erişmiş bir yaşındaki bir köpek yedi yaşındaki bir çocuk ilevirgs.gif 15 yaşındaki bir köpek kivirgs.gif birçok köpek bu yaşa ulaşabiliyorvirgs.gif 105 yaşındaki istisna ve az bulunur bir ihtiyarla eşleştirilmiş olur kivirgs.gif bu da akla pek uygun gelmiyor.
Kutuplardaki hayvanlar nasıl yaşıyorlar?

Bütün memelilerin vücutlarının ısı derecesi 35 - 38 derece aralığındadır. Uçabilenlerde bu birkaç derece daha yüksektirvirgs.gif insan ısıya karşı çok hassastır. Hava sıcaklığı 30 derece olunca denize girer devirgs.gif 5 derecede üzerine palto giyer. Oysa hayvanların giysileri yoktur. Köpekler eksi 40 derecede kutuplarda kızak çekervirgs.gif buzlu sularda balıklar çırılçıplak yüzerler.

Aslında ısıdan etkilenmek sadece insana mahsus değildir. Güneşin bulut arkasına girmesi ile havadaki iki derecelik ısı düşüşü uçan sineği zor yürür hale getirebilir. Öğlen güneşinde zıp zıp zıplayan çekirgevirgs.gif sabah serinliğinde hareketleri ağırlaştığm-dan çok rahat yakalanabilir.

Kendi vücut ısısından çok daha düşük ısı koşullarında yaşayabilmek için canlıların iki silahı vardır. Biri vücut ısılarını ayarlamalarıvirgs.gif diğeri de kürk denilen vücut örtüleridir. Kutup bölgesinde yaşayan bir canlıvirgs.gif tropik bölgede yaşayana nazaran on kat daha fazla ısı meydana getirmek veya vücut örtüsü on kat daha fazla koruyucu olmak zorundadır.

Çok soğuk iklimlerde yaşayan hayvanların yaşam nedenleri araştırılırken hep kürkleri üzerinde durulmuştur. Halbuki burada yaşayan hayvanların kürkleri ile ılıman bölgelerde yaşayan hemcinslerinin kürkleri arasında çok ciddi bir fark yoktur. Üstelik domuzlar hiç kürkleri olmamasına rağmen deri altı yağ tabakaları sayesinde vücut ısılarından 20 derece daha düşük ısı ortamlarından hiç etkilenmezler.

Zaten dünyamızda üzeri tamamen kürkle kaplı hiçbir hayvan yoktur. Çoğunun ayak ve burun gibi kısımları görevlerini yapabilmek için açıkta bırakılmıştır. Ancak buralarda vücuda sıcak kan ileten atar damarlar kılcal damarlar vasıtası ile deriye daha yakın olan toplar damarları ısıtırlar. Bu sayede buzun üstünde yürüyen bu tür hayvanların ayaklan üşümez. Ama bu davirgs.gif hayvanın tüm vücudunun üşümeden bu soğuk ortamda nasıl yaşayabildiğini açıklayamaz.

Kutuplardavirgs.gif buzlu sularda yaşayan balıklarınvirgs.gif sıfır ve sıfır altı derecedeki ortamda donmamalarının sırrınınvirgs.gif bu balıkların derilerindeki buz kristallerinin donma derecesini düşüren bir protein olduğu tespit edilmişvirgs.gif hatta genetik mühendisleri laboratuar ortamında bu proteini üreten geni yaratmayı başarmışlardır.

Bilim insanları bu örnekten yararlanarakvirgs.gif meyve ağaçlarını dondanvirgs.gif uçak kanatlarını ve yolları buzdan kurtarabileceklerini düşündüler ama henüz geniş çaplı üretimi zor görülmektedir. Ne yazık kivirgs.gif sıcak kanlı hayvanların kendilerini çok soğuk ortama nasıl adapte ettiklerinin sırrı hala tam çözülmüş değil.
Örümcek ağının özelliği nedir?

Örümcekler günümüz teknolojisinin bile çözemediği inanılmaz canlılardır. Örümcek ağının çok özel nitelikleri olan sağlamlık ve esneklik bugüne kadar taklit edilemedi. Aynı çaptaki bir çelik telden iki kat daha güçlü olan bu doku ne kadar çekilirse çekilsin orijinal durumuna dönecek kadar esnektir.

Örümcek ağları kendine yüksek hızla çarpan nesneleri yırtılmadan esneyerek frenler. Tekrar gerisin geriye yaylanmadığından nesne ters yöne fırlamazvirgs.gif yapışır kalır. Örümcek ağının esneme kapasitesi bugün yapay olarak üretilmiş en iyi telin neredeyse dört katıdır.

Bu maddeyi yapay olarak elde etmeyi hala başaramayan bilim insanlarının örümcek çiftliği kurupvirgs.gif örümcekleri sağarakvirgs.gif ipliklerini aldıklarını biliyor muydunuz? Yaklaşık 2virgs.gif5 santimetre boyundaki bu örümceklerden günde hayvan başına 320 metre (yaklaşık 3-5 gram) iplik elde ediliyor ve bu iplikler ABD ordusuna kurşun geçirmez yelek yapmada kullanılıyor.

Dünyada 34 bin örümcek cinsi tespit edilmiştir. Yani her cins örümcek farklı özellikler taşır. Örümceklerin hepsinde zehir bezleri vardırvirgs.gif ama karadul örümceğivirgs.gif kahverengi örümcek gibi çok az türü insana zarar verebilir. Dünyanın en büyük örümceği ise Güney Amerika'nın kuzey kısmında yaşayan 'Goliath Tran-tula' isimli dev örümcektir. Erkeğinin bacağının boyu 25 santimetreyi bulur. Kurbağalanvirgs.gif kertenkelelerivirgs.gif fareleri ve hatta küçük yılanları yakalayıp yiyecek kadar güçlüdür.

Örümceklervirgs.gif diğer böceklerden farklı olarak sekiz bacağa ve sekiz göze sahiptirler. Büyüme safhasında bir bacak kınlırsa yerine yenisi gelebilir. Vücutları iki parça olup arka kısmındaki bezlerden ağ üretimi başlarvirgs.gif buradaki çok ince deliklerden sıvı ve damlalar halinde verilen ağ malzemesi dışarı çıkar çıkmaz donar.

Örümcek ağının her tarafı yapışıcı değildir. Kurban ağa yakalanınca yapışkan kısmı bildiklerinden kendileri de ağa yakalanmadan onun yanına kadar giderler. Örümcek ağını amacına göre farklı şekillerde örer. Ağdaki ipliklerin de cinsleri yerlerine göre farklıdır. Yumurtaların sarmalanması için ürettiği yumuşak iplik onu aynı zamanda bir uçurtma gibi uçurabilir. Ağın ana yapısıvirgs.gif dairesel kısımlarıvirgs.gif avı yakalayacak kısmı için elastikiyetleri ve sağlamlıkları farklı ipler üretir.

Örümceklerin birçok türünde erkeğine göre 4 - 5 kat büyük olan dişinin çiftleştikten sonra erkeğini yediği doğrudur. Ancak bu erkeklerin bir gecelik zevk uğruna katlandıkları bir sonuç değilvirgs.gif kendi nesillerini devam ettirebilmekvirgs.gif kendi evlatlarını üret-tirebilmek için kendilerini dişiye kurban etmeleridir.
Yarasalar niçin kan emer?

Çoğumuz belki hayatımızda hiç yarasa görmemişizdir. Çünkü yarasalar insanlardan uzaklardavirgs.gif genellikle mağara kovuklarında yaşar ve geceleri zifiri karanlıkta ortaya çıkarlar. Yarasalar tabiatın harikulade yaratıklarından biridir. İnanılmaz özelliklere ve örnek bir toplumsal dayanışmaya sahiptirler.

Dünyada 900 değişik yarasa cinsi olduğu biliniyor. Kan ile beslenmeleri insanların gözünde onları vampir ile özdeşleştirmişvirgs.gif hep korkulan bir hayvan olmuşlardır. Halbuki yarasaların Çoğu kan ile beslenmez. Zararlı böcekleri yiyerek insanlığa faydalan dokunur. Sadece bir yarasa bir saat içinde 300 böcek yiyebilir. Muzvirgs.gif avakodo gibi ticari değeri yüksek ağaçların çoğalmaları için polenlerinin taşınmasında en önemli rolü yarasalar oynar.

Şimdi gelelim yarasaların şaşırtıcı özelliklerine. Bir kere yarasa uçabilen tek memeli hayvandır. Dünyada nüfus sayısı olarak da ikinci sıradadırlar. Dünyanın en küçük memelisi de bir yarasa türüdür. İlk olarak Tayland'da keşfedilen bu minik yarasa 2-3 gram ağırlığında ve bir yaban arısı büyüklüğündedir. Yarasalar yönlerini bulmak ve beslenmek için çok yüksek titreşimli ses dalgaları yayarlar. Bu ses dalgalarının frekansları 20 binin üzerindevirgs.gif yani ultrasonik oldukları için insanlar bunları duyamaz.

Bu ultrasonik sesler yerdeki avdan yansıyarak yarasaya geri gelir. İşitme sistemi ile bu geri gelen sesi algılayan yarasa avının bulunduğu yeri kesinlikle saptar. Hatta devamlı gönderdiği ses dalgaları sayesinde onun hareketini de izleyebilir. Yarasaların bazılarının bir çeşit sonar olan bu sistemi o kadar gelişmiştir kivirgs.gif dişilerini arayan erkek kurbağaların seslerinden büyüklüklerini ve iyi bir av olup olmadıklarını anında saptayabilirler.

Yarasalar gece ava çıkmak içinvirgs.gif ay varsa onun kayboluşunuvirgs.gif yani tam karanlığı beklerler. Sıcak kanlı memeli hayvanların kanlan ile beslenen yarasalar genellikle atları sığırlara tercih ederler. Salgısında bulunan pıhtılaşmayı önleyici bir madde 20-30 dakika kanın sürekli akmasını sağlar ve beslenme gerçekleşir. Bir kez kanını emdikleri hayvanla karşılaşırlarsa diğerlerini bırakıp yine ona saldırırlar.

Vampir yarasalar arka arkaya iki gece kan içmedikleri takdirde ölürler. Her gece vücut ağırlığının en az yarısı kadar kan içmek zorundadırlar. Doğumdan sonra annevirgs.gif emzirmenin yanında yavruya takviye olarakvirgs.gif kusarak kan da verir. Bu yetersiz kalırsa bir başkası yardımcı olur. Hatta yetişkin yarasalarınvirgs.gif ölmek üzere olan bir başkasına ağızdan kan verip onu kurtardıkları görülmüştür. Toplumsal dayanışmanın bu kadar güçlü olduğu az canlı topluluğu vardır.
Yağmurda karıncalara niçin bir şey olmuyor?

Bir karıncayı alınvirgs.gif suyun içine batırınvirgs.gif saatlerce tutun ölmez. Sudan çıkardığınızda ölü gibi görünür ama birkaç saat içinde kendine gelir. Biz insanlar böyle suya batırılsakvirgs.gif nefes alamadığımız için oksijensizlikten ölürüz ama su karıncaların çok ince olan nefes tüplerinden içeri giremez. Karbondioksitten narkoz yemiş gibi olurlar. Tabii ki bu süre çok uzarsa onlar da ölürler ama dayanma süreleri inanılmazdır.

Ne var kivirgs.gif karıncalar yağmur ve seller altında bu şekilde nefeslerini tutarak mücadele vermiyorlar. Yağmuru hissedince yuvalarına giriyorlar ve giriş yollarını tıkıyorlar. Ateş karıncası denilen bir türünde ise karıncalar birbirlerine tutunarak sel sularının üstünde yüzüyorlar. Bir yerde karaya vurup çıkıyorlar. Tabii kraliçe karınca ortadavirgs.gif yüksekte ve mümkün olduğunca kuru tutuluyor.

Karınca yuvaları inşaat tekniği olarak örnektirler. Yuvanın girişine bağlı ve buradaki suyu alıp başka tarafa verebilen birçok tünel daha inşa ederler. Bazıları ise yuvalarının üstünü öyle sağlam kapatırlar kivirgs.gif sel sularının bir evin çatısının üstünden aşması gibi geçip giderler. Yine de bir aksilik olurvirgs.gif yuva su ile dolarsavirgs.gif karıncalar çöp ve yaprak parçalarına veya yukarıda belirtildiği gibi birbirlerine tutunup yüzebilirler. Çok şiddetli yağmurdan sonra oluşan çamur tünellerini kapattığı zaman ise yuvalarını yeniden inşa etmek zorunda kalırlar.

Gündelik hayatta artık yaygın olarak kullanılan mikrodalga fırınların kapaklarında kaçak yapmamalarıvirgs.gif insanlara zarar vermemeleri için özel tedbirler alınır. Ancak bir mikrodalga fırınına girmiş karıncayavirgs.gif fırın çalıştığı sürece bir zarar gelmeyeceğini biliyor muydunuz? Mikrodalga fırınlarında ışın yoğunluğu bir noktaya göre ayarlıdır. Bu nokta hemen hemen fırının ortasıdır. Bu nedenle yiyecekvirgs.gif her tarafı eşit pissin diye ortada dönen bir tabla üzerine konulur.

Karıncalar fırında ışınların daha az yoğun olduğu bölgeleri hissederler. Zaten sıcak bölgelere girseler devirgs.gif vücut yüzey alanlarının hacimlerine oranla yüksek olması nedeni ile ılık bölgeyi bulana kadar kendilerine zarar gelmez.
Hayvanlar niçin kış uykusuna yatarlar?

Kış mevsimi yaklaştıkçavirgs.gif hava soğurvirgs.gif günler kısalırvirgs.gif yapraklar renk değiştirir ve yere düşerlervirgs.gif kar toprağın üzerini kaplar. İnsanlar sıcak alışveriş merkezlerinde ihtiyaçlarını alıpvirgs.gif sıcak arabalarındavirgs.gif sıcak evlerine gelirler. Üzerlerine kazaklarvirgs.gif hırkalar giyerler. İyi devirgs.gif tabiatta doğal ortamda yaşayan hayvanlar kışı nasıl geçirirvirgs.gif hiç düşündünüz mü?

Bir kısmı daha ılıman yerlere göçerler. Bu konuda kuşlar ve balıklar avantajlıdır. Bazıları kendilerini kışa adapte ederlervirgs.gif daha kalın yeni tüyler çıkarırlar. Hatta bazı tavşan türlerinde karda saklanabilmek için tüyler beyazlaşır. Bazıları yiyeceklerini önceden depoladıkları bir sığınak bulurlar. Bazıları da toprakta derin tüneller açarlar ama bazıları için de kış mevsimini uyuyarak geçirmekten başka çare yoktur.

Genellikle ayıların kış uykusuna yattıkları bilinir ama bu doğru değildir. Gerçi ayılar kışın mağaralarda uzun uzun uyurlar ama bu kış uykusu değildir. Daha doğrusu kış uykusu bir çeşit uyku değildir. Normal canlılarda uyanıkken ve uyku halindeykenvirgs.gif vücut ısısında ve metabolizmanın çalışmasında ciddi bir fark yoktur. Oysa kış uykusuvirgs.gif hayvanların hayat ile ölümü ayıran çizgiye kadar gelmeleri şeklinde tanımlanabilir.

Bazı hayvanların kış uykusuna yatmalarının iki sebebi vardır: Havanın çok soğuması ve yiyecek bulma güçlüğü. Soğuk havada yaşayabilmek için hayvanların daha çok enerjiye ihtiyaç duymalarına rağmen karlı kış günlerinde yiyecek bulma imkanı azalır. Kış uykusu bu zor mevsimde hayvanın enerji ihtiyacını azaltırvirgs.gif enerji tasarrufu sağlar.

Kış uykusu bildiğimiz şekilde uyumak değildir. Buna bilim dilinde 'hibernasyon' diyorlar. Vücut ısısının ortam sıcaklığına düştüğü bu durumu birçok balık türündevirgs.gif kurbağalardavirgs.gif sürüngenlerdevirgs.gif kuşlarda ve memelilerde görebiliyoruz. Hakiki anlamda kış uykusuna yatan bir hayvanı (hibernatör) gördüğünüzdevirgs.gif ölmüş olduğunu sanabilirsiniz.

Vücut ısıları sıfır dereceye kadar düşebilir. Bir dakika içinde sadece birkaç kez nefes alırlarvirgs.gif kalp atış hızı o kadar düşüktür kivirgs.gif hissedilmez bile. Havalar ısındığında ise vücudun normal düzene geçmesi sadece birkaç saat alır. Kış uykusuna yatan hayvanlarvirgs.gif uyku süresince kendi vücutlarındaki yağı tükettikleri gibi ara ara uyanarak bulundukları yere yazdan stok ettikleri yiyeceği yiyenler de vardır.

Kış uykusu sırasında hayvanlar vücut ağırlıklarının yüzde kırkına yakınım kaybederler. Bu kaybın yüzde 90'ma periyodik olarak uyanmalardaki ısı üretimi ve enerji kaybı sebep olurken geri kalan yüzde 10 kayıp ise uyku sırasında olur. Kış uykusu kış boyunca sürmez. Hayvanlar havaların soğumaya başlaması ile birkaç günlük bir uyku periyoduna girerler. Kış mevsiminin şartlan ağırlaştıkça bu periyotlar uzar.
Telefon şehir kodları nasıl veriliyor?

Türkiye'deki telefon şehir kodları listesine bakarsanızvirgs.gif birbirine komşu şehirlerin kodlarının çok farklıvirgs.gif kod numaraları yakın olan şehirlerin ise birbirlerinden çok uzak olduklarını görürsünüz. Bunun nedenivirgs.gif kod sisteminin tuşlu telefonlar yaygınlaşmadan önce kadranlı telefonlara göre kurulmuş olmasıdır.

Kadranlı telefonlarda 9'u çevirmek içinvirgs.gif hizasındaki deliğe parmağınızı sokupvirgs.gif sonuna kadar kadranı çevirmeniz ve bırakmanız gerekiyordu. Kadran da otomatik olarak geri dönerek eski konumuna geliyor ve bir tek numara çevirme işlemi tamamlanıyordu.

Bu işlemde l'i çevirmek 9'u çevirmektenvirgs.gif 212'yi çevirmek 989'u çevirmekten çok daha kısa bir sürede gerçekleşiyor ve santraller daha az meşgul oluyorlardı. Şüphesiz bugünkü tuşlu telefonlar çok hızlı çalıştıklarındanvirgs.gif numaraları aramak bakımından bir zaman farkı yok. Bu nedenlevirgs.gif 212 gibi kısa süre tutan kod numaraları ülkenin en büyükvirgs.gif en çok telefon kullanılan şehirlerine verilmiştir. Örneğinvirgs.gif NevvYork ve İstanbul'un kod numaraları aynıvirgs.gif yani 212 ikenvirgs.gif Chicago ve Ankara'nın da 312'dir.

Bu sisteme göre bugün Türkiye'de üçüncü en kısa kod 222 ile Eskişehir ikenvirgs.gif en uzun süren kod ise 488 ile Batman'dır. Zamanla şehirler çok büyüyüncevirgs.gif onları kısımlara bölüpvirgs.gif yeni kod numaraları vermek ihtiyacı doğdu. Yeniler eskilerle karışmasın diye farklı numaralar verildi. Örneğin kodu 212 olan NewYork ikiye bölününcevirgs.gif ikinci kısma 718 kodu verildi. Bizde ise buna pek dikkat edilmedivirgs.gif ben 212 mi Avrupa yakasıydıvirgs.gif yoksa 216 mıvirgs.gif hala karıştırırımışım.
Kar neden beyaz renklidir?

Bir elma kırmızı görünür, çünkü elma yüzeyi ışıktaki renklerin çoğunu yutar ve sadece kırmızı ışık gözümüze yansıyınca elma yüzeyini kırmızı olarak görürüz.

Benzer şekilde, bir kar kristalinin üzerine güneş ışığı düştüğünde güneş ışığı kar kristali tarafından bir kaç kez saçılır.

Işığın hiçbir kısmı diğerine nazaran daha fazla yutulmaz, ve saçılmaz.

Böylece, ışıktaki tüm renkler eşit olarak geri yansıtıldığından karın rengi güneş ışığı gibi beyaz olarak görülür.
Lodoslu havalarda neden soba zehirlenmesi olur? Neden poyraz da değil de lodos? Poyraz da lodos gibi sert esemez mi?

Poyrazda da soba zehirlenmesi oluyor ama lodosdaki kadar çok değil.
Neden lodosta soba zehirlenmesi çok daha fazla oluyor sorusunun yanıtı ise, lodosun poyrazdan daha sert (şiddetli) esmesi ile ilişkili değildir.

Bu sorunun yanıtı bu rüzgarların estiği yön, diğer bir deyişle kuzeydoğudan esen poyraz kuzeyli olduğu için genellikle soğuk; güneybatıdan esen lodos ise güneyli olduğu için genellikle sıcak hava taşıyan bir rüzgardır.

Dumanın yükselme hızı, dumanın sıcaklığı ile etrafını saran havanın sıcaklığı arasındaki farka bağlıdır. Diğer bir deyişle, bacadan cıkan duman ve gazlar kendilerini soğuk bir ortamda bulduklarında hızla yükselebilirler.

Sıcak bir rüzgar olan lodos, dış ortam sıcaklığını arttırdığı için sadece sobayı boğmaz aynı zamanda bacanın çekiş gücünü de büyük ölçüde azaltır.
Mavi Göz Zeka Belirtisimi?

Mavi gözlü insanlar zeka gerektiren işlerde daha başarılı oluyor ya diğerleri;
Mavi göz zeka belirtisi mi? Amerikan Luisville Üniversitesi uzmanları tarafından yapılan araştırmada
mavi gözlere sahip insanların siyah ve kahverengi gözlülere oranla daha zeki olduğu sonucu çıktı.
Araştırmaya göre mavi gözlü insanlar zeka gerektiren işlerde daha başarılı olurken, koyu renk göze
sahip olanlarsa fiziksel güç isteyen işlerde beceri gösteriyor.

Dahilerin gözü de mavi

Yetenekler spor alanında da değişiyor. Koyu renk gözlüler futbol, hokey ve rugby gibi fiziksel güce
dayalı sporlarda daha başarılıyken, mavi gözlüler golf gibi strateji gerektiren oyunlara daha yatkın
oluyor. Uzmanlar ünlü fizikçi Stephen Hawking, penisilini keşfeden Alexander Fleming, ünlü
bakteriyolog Marie Curie gibi dahilerin tümünün mavi gözlü olduğuna dikkat çekti. Ancak uzmanlar,
mavi ve kahverengi göz taşıyan insanlar arasındaki bu farkı sadece gözlemlediklerini, henüz buna
bilimsel bir açıklama getiremediklerini kaydetti
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14