:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: Bu gece aşkın sırrına kalem basıyorum
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
4309el-yazimi-topraga-gomuyorum-sirra-ka...kalsin.jpg

Bu gece aşkın sırrına kalem basıyorum. Kapatıp gözlerimin parantezini, dikkat tabelası asıyorum sözlerimin ünlemine. Ustabaşı hüznüme, üstü başı yırtık çırak oldu ellerim… Ellerime dokundu yüreğimdeki kederim… Cümlelerim teker teker nedamet oldu sensiz güncelerimde… Hiç ihanet etmedim yalnızlığıma, hiç vefasızlık etmedi yalnızlığım bana… Gururumun ölüm döşeğini sererken ayaklarına, suni teneffüsler yapardım umuduma… Yine kaybeden olurdum, yine kaybolan intihar boşluklarında…


Tortulu bir yalnızlıkmış ayazıma düşen kar… Gün dönümlerinde keder tüten evlerin saçaklarından topladığım. Kederli bir şarkıymış adın, geceler boyu tersinden okunan, bestesiz sarkılar gibi söylenen…



Aşk gibi birşey değilim ben! Sözüm uçar, yazım silinir, siluetim yanar hafızalarda… Bir bakışım kalır, keskin nişancı elinden, delip geçen hayatı…
Acı´ya aç, hüzne muhtaç yüreğim kalır, aşkın kapalı kapılarında…



Aşk gibi birşey değilim ben! Yapışmam duygunun en yoğunundan hayata… Sürgünü oldum sevdanın… Sığınmam pişmanlık taşan af kelimeleriyle sahte dünyaya… Sığınmam suskunluk biçilmiş sevdanın, dilsiz diliyle aşkın otağına…



Aşk gibi birşey değilim ben! Kırdım kalemini sevdanın, yaktım gemisini aşkın. Ne gitmek vardır artık, ne dönmek sözümden… Batan son güneşimin son mirasıydı yalnızlık, anıt oldu hayata… Kanıt oldu yalnızlıklıktan ölen insanların yalnızlıklarına…



Aşk gibi birşey değilim ben! Sözüm uçar, yazım silinir, yüzüm yanar aynalarda. Güneş yanığı ömrümle öderim borcumu hayata…



Ben arabesk bir aşkla sevmiştim acıyı… İsyansız acılar biriktirip,imkansız aşklara, hasreti gömmüştüm kalbimin samanyoluna… Her yıldız kaydığında üşürdü gözlerim…



Aşk gibi birşey değildim ben… Yakmazdı alevim, yanardım kendim…Her özlemde bir damla asardım kirpiğimin kimsesiz boşluğuna… Kirpiğimin boşluğundan bakardım sana… Yani özlemle, yani aşkla!



Gittiğim med ve cezirlerde azığım olurdu ağzımdaki ahım… Seni her düşündüğümde acırdı yüreğimdeki boşluk, acırdım kendime… Yıkılırdı aşkın gök kubbesi üstüme… Benliğim, bencilliğim, yok olası gururum kaldıramazdı bu yükü, geceler boyu…



Aşk gibi birşey değildim ben! Susardı dilimdeki boşluğun, susardım hep kendime… Dilim kelimelerle kekelerken, yüreğim özlemle taşarken susturucu takardım sesime… Yine taştı yüreğim, yine sıçradı özlemim bir kaç kelimeye…



Aşk gibi birşey değildim ben… Her duygunun acıyla birleştiği kıyılardan bağlanırdım hayatın yaşamak limanına… Aşk acıya değdiği zaman aşık ederdi beni kendine… Hasretin gurbet elden dönmesini beklerdim hasretle.



Aşk gibi birşey değildim ben… Kimsesiz bir çocuk gibi büyüttüm yalnızlığımı, sevda koydum göbek adını… Sevdamın gözü öyle karaydı ki,aklayamadı hiçbir gece, öyle sakladım ki seni içimdeki gölgelere, farketmedi varlığını hiç kimse,
(BEN BİLE!)



Aşk gibi birşey değildim ben! Uçardı sözüm, silinirdi yazım, yanardı yüzüm aynalarda… Sözüm uçtu, yazım silindi, yüzüm yandı sensiz aynalarda… Yazımda yazgımda sevdayaydı, sevdadandı… Kırıldı kalemi sevdanın, çok kırıldık bizde… Artık sukutun gizemli yamaçlarında gizleniyorum yazgıma, yani aşksızlığıma…



Zifir bir cümle zannetsemde kendimi, aşk benim tahtimda gizli…