:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: Bilinmezlik o kadar kötü ki...
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Kendimi kaybettiğimi anladığım an gözlerine bakıyorum. Sense lenslerini çıkarmamışsın hala. Beceremediğimiz tek şey birbirimizi somut halde görmemek, görememek… Sen beni soyutlamışken ben ne diye arıyorum ki kendimi senin gözlerinde? Belki ben sadece bir yalanım, belki de senin tek doğrun… Yağmur dudaklarımı ıslatsa beni öpebilir misin? Kalbin çarpar mı o anda? Eğer çarpmıyorsa bir daha dokunma bana… Ben sensiz mutlu muydum? Karşıma çıktın ve henüz tamamladığım hikâyemi yırttın. Oysa ben onu süsleyip kendime gelecek yapacaktım. O hikâyede senin emsalin yoktu, olmamalıydı da aslında! Ama sen o’nu yırttın ve o yırtıklardan geçerek yeni bir hikâye yarattın. Doğru değil bu yaptığın, sen başlı başına bir yanlıştın. Sensizken mutluydum ya da değildim… Bunu bilmiyorum çünkü sen yokken ben, ben değildim. Şimdi kendimi bulmakla birlikte seni kaybetmekten korkuyorum. Yine o meşhur yalanların geçecek aşkımızın önüne, yine kanıracaksın beni. Evimi, işimi, ailemi terk ettirip sonra da bensiz bir köşede yeni bir ben arayacaksın! Ne kadar çok istesem de “benimle kal” demeyeceğim sana! Ben düzen istiyorum, artık genç değilim, hezeyan dolmuyor içim artık. Zemheriye dayanacak gücüm yok. Birini tam bitirmişken, yeni bir hikâyeye başlayamam ama belki diğerini bantlayabilirim. Onun içine de seni sığdıramam… Ben seni kelimelerle anlatamam! Sen, seni ancak gözlerimde bulabilirsin ama bunu da sen beceremezsin. Zaten tüm sorunda bu değil mi? Anlamıyorsun, anlaşamıyoruz… Bunu sen de adını bildiğin kadar iyi biliyosun. Belki de son çare geldin bana. Diğerleri senle konuşmaya bile tenezzül etmedi, bense bunca saatimi seni düşünerek ziyan ediyorum. Değer misin? “Hayır”
Yine de çıkarıp atamıyorum seni içimden. Aslında ben sesine âşıktım, uğruna ölebileceğim tek sahip olduğun şey oydu. Benden kaçışların hala aklımda… Peki, şimdi ne diye bir başkasının kollarındayken övünürsün bir zamanlar senin oluşumla? Yolda karşılaştığımızda neden tebessümü haram görürsün bana? Soru işaretlerinden bıktım, artık soru sordurtma! Karşıma çık ve cümleleri noktayla bitirmeyi öğret bana. Aslında öğrenmek istediğim o kadar çok şey var ki, belki senin de anlatmak istediklerin vardır. Ben gururumu toprağa gömdüm, sana gelmemle gururum incinmez çünkü bende ondan eser kalmadı. Fakat cesaretimi o kadar çok kırdın ki yüzüne bakmaya mecalim yok. Beni bir tuz tanesi kadar sevdiğini bilsem, dünyayı alırdım karşıma…
Bilinmezlik o kadar kötü ki... Birini bilmeyi istemek ve bilmemek çok koyuyor. Aklından geçenleri okuyabilsek ona göre davranırız. Ama bunun imkanı yok!
iyiymis..teskür ederisTongueWink
Beni bir tuz tanesi kadar sevdiğini bilsem, dünyayı alırdım karşıma…
Bilinmezlik o kadar kötü ki... Birini bilmeyi istemek ve bilmemek çok koyuyor. Aklından geçenleri okuyabilsek ona göre davranırız. Ama bunun imkanı yok!

Çok güzel bir yazıydı ellerine salık olsun.
guzel bır yazı tesekkürler