:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: Unutulmuyor ...
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Unutulmuyor, bitmiyor, geçip gitmiyor...

Her gece olduğundan biraz daha muhtacım sana.Kırgınım aslında, kızgınım…Hayır sana değil; Seni kırıp üzen şu aptallığıma… Ne olursa olsun! Zamanım da mekanım da değişmiyor.
Hep her zaman aynı yere çıkıyor bütün yollar;
Sana!..

Uzun zaman oldu içimdeki maviler donalı. Kendim seçtim sevdayı tek başıma yaşamayı. Yalnızlığımın sorumluluğunu taşıyacak kadar da yürekli olduğumu düşünür ve söylerdim herkese gururla. Geceler sancı olur işlerdi içime ama yüreğimde yaşattığım sevdamı düşündükçe, içime yayılan sıcaklık alıp ***ürürdü tüm sancılarımı...

Ne kadar zamandır böyleyim, ne kadar zamandır en yakın dostum özlem, hatırlamıyorum. Sanki zaman durdu. Evet özlüyorum ve özlemeyi de seviyorum.
Çünkü özlemin içinde aşkım, mutluluğum, umutlarım var. Gidenlerin ardından ağıt
yakmamayı öğreneli çok uzun zaman oldu ama sen bambaşkaydın. Kimseyi senin kadar
sevmemiştim ki. Seni birine anlatmaya kalksam sözcükler yetmiyor, kelimeler
acizleşiyor. Neye benzetsem, hep bir yanın eksik kalıyor...

Gülemiyorum artık? En iyi yapabildiğim şeyi kaybettim? Aslında önce seni ve senle birlikte herşeyimi kaybettim. Yanımda yoksun. Olsan sarılırdım sana sıkı sıkı. Bırakmazdım, sıkılır, bağırır çağırırdın ama ben biraz daha fazla
sarılırdım sana. Biliyorum benden bağımsızdın, hiç sahip olamadım sana. Olmakta istemedim aslında, çünkü hep yanımda olacaktın... Ya da ben öyle sandım...

Dinlediğim her şarkıda, her yağmurda ıslanışımda, dalgaların kayalara çarpışında, her nisanda ve her eylülde, sen yeniden gidiyorsun benden. Ben bu ayrılışların acısını yaşarken, birgün gidebileceklerini düşünerek, kimsenin gelmesine izin vermiyorum…

Sana ilk satırlarımı yazdığımda, yine mum ışığı vardı odamda. Soğuk, beyaz bir
defterin her şeyi hayale dönüştüren sayfalarında, ilk kez seni yaşamıştım. Şimdi
uzun yağmurların ardından yine mum ışığıyla dolu odamda, yine ve hala sana yazıyorum. Çünkü ben her hayal kırıklığım, her duvara çarpışımdan sonra hala sana dönüyorum.

Ortasından kopartıldığı için hiçbir zaman sonu gelmeyecek günlerimize dönüp, hala seni arıyorum. Çünkü hala seni ...
kaLp kıRıLıRken nasıL biR ses cıkaR sizce...?Unutulmuyor unutulmuyor hiç bişey.



[b]“Sana hayatım derken, gerçekten bunu kastediyorum.” Dedi delikanlı.
“Hayatım sensin benim, ötesi yok.”



“Sana her şeyim derken, gerçekten bunu kastediyorum.” Dedi genç kız.
“Her şeyim sensin benim, başka bir şeyim yok.”




Tırnaklarım kırmızıya boyalı. Dudaklarım narçiçeği. Kulağımda yeryüzünün en hüzünlü melodisi. Ve aşk, artık benim parmak uçlarım. Ve aşk, artık nefesim, rüzgârım. Ve aşk, senden de, benden de öte artık. Çünkü biz, gökkuşağına gizlenmiş iki uçuk rengiz, kimsenin görmediği. O kadar mı güzeliz sahi, o kadar mı sihir sinmiş tenimize? Şimdi burada olsan, biliyorum gamzelerim oyulurdu. Biliyorum, sen şimdi burada olsan, her şey çok daha güzel olurdu. Olsun. Mesafeler önemsiz. Sen, artık benim parmak uçlarımdasın. Sen, artık nefesimdesin, rüzgârımdasın. Ve yağmur, güneşin ikiz kardeşi artık. Uçmak seninle, uçmak senin için, uçmak senin içinde, işte hayatın anlamı. Başkası yok. Bu güzel. Biz varız. Bu en güzel. Ve ‘hayatım’ kelimesi, kelimelerin en pembesi son günlerde. Belki ‘her şeyim’ sen olmasaydın, bu kadar bahar kokmazdı buralar. Ama sen varsın. Nefesimde, rüzgârımda, parmak uçlarımdasın...

Dudaklarım narçiçeği. Tırnaklarım kırmızıya boyalı. Ruhum sonu olmayan bir dansta. Biraz güneş açsa, seni arar gözlerim. Çünkü biliyorum, ışıkta gizlisin sen. Biraz yağmur yağsa, ellerini arar ellerim. Çünkü biliyorum, damlalar en çok bize yakışıyor ellerimiz bir aradayken...


O delikanlı, elleri ellerimde olduğu sürece, ister güneş açsın, ister yağmur yağsın, ben hep “Her şeyim!” diyeceğim. Onun “Hayatım!”larını, dolunaydan parlak gülüşlerle yanıtlamaktan vazgeçmeyeceğim. Ve dudaklarım ne zaman narçiçeğine çalsa, parmak uçlarımı teninde gezdirip, nefesimi nefesine ekleyeceğim. Çünkü aşk, artık benim parmak uçlarım. Çünkü aşk, artık benim nefesim, rüzgârım…



[Seni sorana “Her yanım” derim. Ve dahasını da eklerim. Ellerini uzat ki dokunsun parmaklarım..]

Buda benden (:
[/b]
SEN YOKKEN

Hiç kimseyi sevemezsin benden sonra,üzemezsin bir yüreği daha,yine öylesine umarsız olamazsın bir ayrılık sabahında.Seni çok özledim gitin gideli.Bilmiyorum seni mi özledim yoksa uzun zamanlar yüreğimde bir aşk taneciğinin oluşmaması.Sevemiyorum senden sonra kimseleri,yüreğime doğmuyor güneş,güneşimi sende tükettim galiba.Tek korkum bir daha yüreğimde doğmaması.Neyi bekliyorsun dönmek için yoksa seninle kabirde mi sözleşmiştik.Senden sonra dokunmadım başka bir tene.Korkum acıyı yeniden tatmaktan ve her şey yolundayken birdenbire ayrılık ve hüzünle dolmaktan.Hani sen ayrı bir şehirde nefes alırken ben başka şehirde nefes alamazdım ya evet alamıyorum.Sonunda mutluluğu uldun mu?Aradığın ama ne olduğunu bilmediğin ve benimde hala bulamadığım o özlemlerin seninle mi?Buralar hep sessiz kaldı sen yokken.Hiç bir şeyin anlamı kalmadı.Hep seni düşündüm.Şimdi nerde,ne yapıyor,nasıl diye.Kiminledir acaba diye kendimi yedim durdum hep.Ama artık iyi biliyorum sen sonsuza dek gittin.SANA ELVEDA
Yazmadan unutuyorum artık cümlelerimi,yazık oldu mutlu günlerime,ahmallık etmişim.İnsanları süzerek yürüdüğüm caddeler bensiz kalmışsa suç bendedir.Şimdi mor üzümler yiyerek güneşin batışını seyrettiğim yerler,kızıllığa bürünmeyi beklerken, sen kendine hiç acımadan canını yakabileceğinden emin misin?Belki de bütün ölümler acı değildir,belki de sen ilksindir.Tanrı’ya birkaç kelime cümle kurabilme kabiliyetimi geliştirmek için çalışıyorum.Bütün suçu sana yüklemeliyim,bunların hepsi senin eserin değil mi? Ne olsa sen yaptın bütün bu olanları.



Teşekürler aslı ve hüzünçicegi ikiside çok güzeldi yüreklerinizden mutluluk eksilmesin emi....
Arkadaşlar Yürekleriniz dert görmesin... Mahvettiniz beni ... Çok güzel paylaşımlardı....