:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: Dua Deryası...
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
ALLAHım !
Benliğimin yaktığı ateşte yakma beni!
Beni nefsime kul etme, kul et nefsimi Sana !
Bir lahza dahi bana bırakma beni!
Sen bana yetersin, yetmem ben bana.
Bilmediğimi bildir, görmediğimi göster!
Sen bildirmezsen bilemem, göremem göstermezsen
Gönlüme huzur, gözlerime nur, dizime derman ver!
Sen OL deyince olur, olmaz OL demezsen.
Canana can, cana canan , kalbe ferman ver!
Al işte ellerim, uzattım sana!
Ne olur, ne olur bırakma beni bana !
Sen bana yetersin, yetmem ben bana !
Şu dünyada nicelerinin gözleri yaşlı, gönülleri kırık,
Niceleri kaldı biçare, yardımım dokunamıyor onlar neçare!
Elimi uzatacak dermanım da yoktur onlara,
Senden diliyoruz, Senden istiyoruz, herşeyi SENDE biliyoruz.
İzzet ver müminlere, şeref ver hepimize,
Eğdirme boynumuzu küffar karşısında,
Senden başkasına muhtaç kılma bizleri.
ALLAHım, ellerimizi bırakma!
Yöneldik Sana emrinle, boş çevirme,
Huzuruna gelen bu acizlerin yürekleri Sen geniş eyle.
Mahzun kılma boynumuzu, kaplerimizde hüzünleri Sen dağıt,
Sevindir garipleri, mazlumları, öksüzleri, yetimleri, dulları
Sana yönlendir hakkıyla, bütün kulları
Ümidimiz değildir dünya, ebedi saadet yurdudur
İsteğimiz en büyük mükâfat Cemal-i Nûr’undur.
ALLAHım !
Bırakma bizi….
Sev bizi, sevdir bizi….
ALLAHım !
*****

Ey Resul ! Ey Rahim, ve Ey Kerim ...
Ey; gözlerinde cenneti saklayan, ayağını bastığı yerler cennet kokan
nebi!.
Ey; Yaradan'ın en guzel eseri!. "Sen olmasaydın, sen olmasaydın..
alemleri yaratmazdım!." dedigi!. Var oluşunun şerefine, bütün varlığı hediye ettiği!.
Ey; insanoğlunun ufku -en güzel insan.. Allah'ın sevgilisi, kainatın
gozbebeği!.
Ey; rahmeten li'l-alemin!.
Sen den şefaat dilenen biçarelerin en sefiliyim, desem.. şefaat eder
misin?.
Ey; kupkuru çölleri cennete ceviren gül!.
Ey; gönlünden gül dökülen resul!.
Küçak kız çocuğunun elinden tutup da giden, kuşu ölen çocuğa
başsağlığı dileyen.. gözlerinden yaş dökülen devenin gözyaşlarını silen
resul!.
Benim de gözümün yaşını siler misin?.
Küçük kız çocuğunun tuttuğu gibi tutsam elinden; yüreğimden binlerce
kuş uctu, bin'i de öldü desem.. bana cennet kuşlarından bir kuş bahşeder
misin?.
Ey; Islam'ın peygamberi!. Sevda ikliminin, en güzel mevsiminin.. en
guzel çiçeği!. Ama mahzun, ama kederli...
Daima düşüncede, daima hüzün icinde ömründe, bir defa bile, kahkahayla
gülmemiş.. gül yüzlü, güler yüzlü sevgili!.
Gözlerimi yumsam, ve; hulyana dalsam.. o gül kokulu gülüşün ile, benim
de gözlerimin içine güler misin?.
Bir kerecik olsun seni düşünerek başımı koyduğum olmuşsa yastığıma,
tutunduğum olmuşsa sana ve senin sevdana.. işte onun, işte onun hatrına!.
Ey; gözünü sevdiğim, özünü sevdiğim, sözünü sevdiğim!.
Ey; gönlümün sultanı efendim!. Ümidim, muradım, kurtarıcım, mujdecim...
Seninle Kevser havuzunun başında bulusabilecek miyim?. desem..
bulundugun yerden, yureğime bir damla su serper misin?.
Seni sevsem!. Cok, cok sevsem!. Öyle cok sevsem ki; sen koksa özüm,
yüreğim.. sen koksa nazım, edam.. gönlüm sen dolsa, benim herşeyim sen olsan !
Ali'n, Fatıma'n gibi olsam!. Seni, onlar gibi seviyor olsam.. sen
de; beni, onları sevdiğin gibi sever misin?.
Ey; bize bizden daha ziyade merhamet eden!. "Ümmetim, ümmetim!."
diyerek, üstümüze titreyen!.
Ey; en ziyade muhtacımız, en cok isteyenimiz!. Bizi, Hak'tan
dileyenimiz!.
Sen, umanı umutsuzluğa düşürmezsin!. Sen, senden isteyeni geri
çevirmezsin!.
Senden, senin rahmetini dilesem.. ey; alemlere rahmet olsun diye
gönderilen, banada rahmet eder misin?
Ey; Rahim!. Ve.. ey; Kerim!.
Asr-ı saadet'ten değilim!. Kokladığın gül, soludugun hava, yediğin
hurma, içtiğin süt, okşadığın kuzu, bindiğin deve, avuçladıgın kum dahi
değilim!. Bir kez olsun, yüzüne yüz sürmedim!.
Lakin; ben, senin.. "Kardeşlerim!." dediğindenim!. Ve; sana ve
sünnetine revan olmak isteyenlerdenim!. Ve lakin; daha hala sevgili Veysel Karani'nin tırnağının ucu misali bile değilim, desem.. bana da hırkandan gonderir misin?.
Doğduğun günün, gecenin hürmetine.. bu gün ve gece; yüreğime, bir nur
olup düşer misin?.
Sevgili Peygamberim!. Rabbim; sana ve, senin al ve ashabına..
ağaçların yaprakları, denizlerin dalgaları ve yağmurların damlaları
sayısınca salat, selam ve bereketler ihsan eylesin..
*****
[INDENT]
Utanırım ya Rahman senin aşkın ile açan ve hoş kokular veren bir gül
olamadım. Bir güneş olup doğamadım bir rüzgar olup esemedim

Bütün mahlukat sana itaat ederken aşk ile hu çeker aşk ile döner yunus
misali...

Utanırım ya Rahman gaflet uykularımdan utanırım. Sabahlara kadar sana secde
eden bir Ebubekir bir Ömer bir Osman olamadım. Onlar gibi Rasule aşık
olamadım onunlayken bile hasret kalamadım...

Utanırım ya Rahman eshabı guzinin tövbesinden utanırım. Uzeyr olup harama
baktım diye vuramadım kendimi dağlara ağlaya ağlaya AFFET YA RABBİ diyemedim

Utanırım Ya Rahman mümin din kardeşlerim zulm altındayken gidip Ali
olamadım. Senin rızan için öldüremedim onları. Ömer gibi hanımını
çocuklarını yetim öksüz bırakmak isteyen gelsin diyemedim...

Utanırım Ya Rahman korkamadım yatağa girip uyumaktan Seddad Bin Evs olamadım
yataktan kalkıp sabaha kadar secde edemedim.

Ya Rahman ne güzel kulların var ben onlardan olamadım. Simdi ağlıyorum
sessizce. Sanki oturduğum yerde ölümümü bekliyorum. Yok misali yasıyorum..
Her vasıtaya bindik fanide simdi sıra tabut denen cansız ata binmekte...

Şehadettir arzuhalım nasib edermisin Ya Rahman cennette cemalinle
şereflendirirmisin bu acizi. RAHMETIMDEN GAZABIMDAN USTUNDUR buyurmuşsun.
Rahmetinle muamele eyle bizlere biz aciz kullarınız. Öylesine bir ölüm nasip
eyleki Azrail as geldiğinde hoş gelsin ve geldiğinde o görevini yerine
getirmeden sen bizlerden Razı ol İnşaALLAH...
..AMİN..
[/INDENT]
Yâ Rabberrahîm! Bize dokunan ve dokunması muhtemel olan zararları da kaldır.. bizi gaflet, heva ve heves gayyalarından kurtar.. hata işlemekten, masiyetlere düşmekten, küfrün ve dalâletin karanlık vadilerine yuvarlanmaktan muhafaza buyur..

Marifet basamaklarındaki derecelerimizi yükselt.. kurbiyetinin halavetini ve üns esintilerini gönüllerimize tattır.. bütün hal, hareket, tavır ve davranışlarımızda ruhumuzun heykelini ikâme etmeyi müyesser kıl.. dünyada ve ahirette sağanak sağanak yağdırdığın ve yağdıracağın lütuflarının kadr ü kıymetini bilmeyi de nasip eyle! .

Ellerimizi indirirken, yerlerin ve göklerin hürmetine yaratıldığı beşeriyetin kurtarıcısı Peygamber Efendimiz’e, âline ve ashabına bir kere daha salât ve selam ediyor, iki salât ü selam arasına sıkıştırılmış münacaatlara yüce huzurda mutlaka icabet edileceği recasıyla dualarımızın kabulunü bekliyoruz..
*****
Tükeniyorum Rabbim
Tükeniyorum Rabbim! Yalnız kaldığımı düşünüp, varlığının her an, her noktada
tezâhür ettiğini, beni devamlı koruyup gözettiğini, gönlümden geçenlere dahî
cevap verdiğini unuttuğum zaman, “Rabbim” demeyi unuttuğum an tükeniyorum!
Diriliyorum Rabbim! Sana yaslandığım, Sana güvendiğim, Sen’inle başlayıp,
Sen’inle devam ettiğim, tüm işlerimi Sana havâle ettiğim an!
“Ne güzel Dost’sun” dediğim zaman diriliyorum.
Tükeniyorum Rabbim! Tüm sevdiklerimden; anne-babamdan, cânandan, ten
kafesindeki cândan daha yakın olduğunu bilerek, ellerimi Sana açmayı,
Sen’den netice, Sen’den çâre beklemeyi unuttuğum zaman!
“Bu dertler neden bana?” dediğim an tükeniyorum.
Diriliyorum Rabbim! Havayı soluyup Sen’inle dolduğum, gözümü açtığımda Sen’i
bulduğum, en sağlıklı irtibatı Sen’inle kurduğum, tüm dünya bana küsse de
Sen’in dostluğunu ümid ettiğim an! “Kahrın da hoş , lütfun da hoş” dediğim
zaman diriliyorum.
Tükeniyorum Rabbim! Hayat enkâzı altında kaldığımda, çekiç misâli zaman
beynime vurduğunda... Hayal, ideal diye, küçük hedefler peşinde
koştuğumda... Dünya meşgalesine dalıp, bir cenneti, bir azabı, bir de ölümü
unuttuğumda...
“Beni affet” demeyi azalttığımda tükeniyorum.
Diriliyorum Rabbim! Yandığımda Sen’inle söndüğüm, Seni hatırlayıp rûhumu
güldürdüğüm, O sırlı gücünden kuvvet aldığım, Sen’inle yürüdüğüm, dua ederek
Sen’inle konuştuğumda... İçimdeki tüm ırmaklar sana kavuştuğunda... Ruhum
kitabın ve secdenle buluştuğunda… “Ya Rab, bırakma ellerimi” dediğimde
diriliyorum. Yeniden cânlanıyor, cânıma cân katıyorum! Cânımda Sen’i
buluyorum! Sen’inle huzur doluyorum!
Dirilişlerim, dostluğunun tercümesidir. Sen’i yâr bilişimin, yoluna serdâr
oluşumun, sözlerinle hemhâl oluşumun işÃ¢retidir. Dirilişlerim, sana açılan
tüm kapıların anahtarıdır... O kapılar önünde gösterebileceğim en güzel
beraattır. Dirilişlerim, tüm yangınlardan firar edişim, sonu olmayan bir
tebessümdür! Ruhumun ebedî dosta, yegâne vuslata ilerleyişidir. “La ilâhe
illallâh”, Sen’den başka yok ilâh diyerek, kendimi Sana emânet edişimdir.
Durdur tükenişimi. Kabul buyur dostluğuna.

Dirilt beni Rabbim!..

..AMİN..
YA ALLAH,YA RAHMAN,YA RAHİM,YA FERD,YA HAYY,YA KAYYUM,YA HAKEM,YA ADL,YA KUDDÜS,İsm-i Azam hakkına,Kur'anı azimüşşan hürmetine ve Resul-i Ekrem (asm)şerefine....

**Ey bu yerlerin hakimi! Senin bahtına düştüm,sana dahalet ediyorum ve sana hizmetkarım ve senin rızanı istiyorum ve seni arıyorum.amin.

**Ya RAB kusurumuzu affet,Bizi kendine kul kabul et.Emanetini kabzetmek zamanına kadar,bizi emanette emin kıl.amin

***Ya Erhamerrahimin!Sünneti seniyeye ittibada hissemizi ziyade eyle.Bizi Resul-i Ekrem(asm)sünnetini ittibada muvaffak,şefaatine mazhar,saadet-i ebediyede AL ve ASHABINA komşu eyle.amin

***YA ERHAMERRAHİMİN! Bütün Esma-i hüsna'nın hakkı ve şefaati için bizleri ihlas-ı tamme muvaffak eyle.AMİN

**Beni ve ihvanımı saadet-i ebediyeye mazhar eyle,Cennet-ül firdevse idhal eyle.Hem mevcudat ayinelerinde cemallerini gösteren bütün esma-i kudsiye-i ilahiye ile beraber bekaya mazhar eyle.amin

**Kabrin bizim hakkımızda saadet-i ebediyeye açılan bir kapı olmasını nasip eyle.amin
  • Dua
Yüce Allah'ım, şu karanlık yolları
Bizi sana ulaştıran yollar et!
İhtirasla kilitlenmiş kolları,
Birbirini kucaklayan kollar et!

Muhabbetin gönlümüzde hız olsun,
Güttüğümüz Hakk'a varan iz olsun,
Önümüzde uçurumlar düz olsun,
Yolumuzda dikenleri güller et!

Delalette bırakıp da insanı,
Yapma arzın en korkulu hayvanı;
Unutturma doğruluğu vicdanı,
Bizi sana layık kullar et!

İlk gelişim değil ki,
Yaşarsam biliyorum,
Son gelişimde olmayacak.............
Nasıl geldim ise önceleri,
Yine geldim..............
Gelmem gerektiği için geldim........
Sen gelenleri red etmediğin için geldim.............
Utanmadan,
Sıkılmadan
Arlanmadan.............
Geldim.............
Başka kapım yokki gidecek............
Gelişler sana olduğu için,
Gidişlerin sana olması gerektiği için.......
Yollların çıkışı,Varışı Sen olduğun için..........
İşlediğim,
Bin kabahata,
Bin günaha rağmen...............
Af talebi için geldim,
Bağışlaman için................
Merhametine geldim,
Rahmetine..........
İçime düşen bir pişmanlık sebebi ile........
Bir kez daha,
Bir kere daha
Geldim...........

Tövbe.................

Bakacak yüzüm yok,
Duracak halim yok,

İçime düşen ateş ile geldim,
Gözyaşlarım ile geldim..........
Sana gelinmesi lazım,
Birgün hepten sana gelinecek,
O gün gelmeden gelinmesi gerektiği için geldim.....................

Geldim,

Kötülüklerim ile,
Çirkinliklerim ile,
Azgınlıklarım ile,
Sol yan kefesi dolu,
Taşıyamadığım ağırlıklar ile geldim.............

İçime doğduğunda tekrar aşk,
Yaktığında bağrı,

YANIYORUMMMMMM.......

Gidiş yerim yok,
Çarem yok,

Boynum bükük,
Yüzüm yok.............

Hiçliği tekrar yaşıyarak,
Kalbe doğan ümid ile,

Ellerimi açarak,
Yavrunun anneye duyduğu hasretten daha büyük bir hasret ile,

Bilerek,
Görerek,
İsteyerek,

Geldim......

Tövbe..........

Mülküm işte,
Mülkiyetinin içinde bazen şımarık bir çocuk edası ile,

İsyan,
Nisyan,
Hata,
Günah ne varsa............

Mülkünüm işte,
Düştüğümde aşkın içinede,

Mülkünüm...........

Hepsini red ediyorum,
Merhamet,
Af diliyorum,
Pişmanlık duyuyorum,
Sana sığınıyorum,

SAHİBİME,
RABBİME.......
Beni benden iyi bilensin,
İçimi dışımı Herşeyi,
Bilensin..........

Yarab,
Ümidsizler kapısı değilki kapın,
Bu umud ile geldim............
Tövbe...........
TÖVBELERİ KABUL EDEN OLDUÄžUN İÇİN GELDİM.............
Geldim,
Bugün yine sana geldim.........


Hak Teala razı olsun Serhad,dualarda buluşmak ümidiyle vesselam...
Amin...Ecmain...Aleyküm Selam Esma-ul Husna...