12-01-2007, Saat: 12:40 AM
Doğum gününde yalnızlığına bir şiir hediye etti. Herkes şiiri Can Yücel'in zannetti. Hıncal Uluç köşesinde bu dizeleri Can Yücel'i övmek için kullandı. Sonra tekzip yayımladı. İşte bir şiirin başına gelenler...
Bilal Turhal'ın haberi
Elif Şebnem Akal 22.11.2002 tarihinde yani doğum gününde çok yalnızdı. Öyle içli bir şiir yazdı ki okuyanlar mest oldu. İnternette eldenele dolaşın "Ara Sıra" adlı şiirin altına biri Can Yücel yazıverdi.
Olanlar ondan sonra oldu. Hıncal Uluç şiiri alıp Can Yücel'e binbir övgü yapmak için bu şiiri kullandı. Daha sonra Akal'ın girişimleriyle yanlıştan döndü ve bir tekzip yayımladı.
Okurlarından özür diledi. İş Sanat’da yapılan Can Yücel şiir dinletisinde” bazı dinleyiciler “Ara Sıra” şiirinin
okunmamasına tepki gösterdi. Şair Elif Şebnem Akal şiirinin Can Yücel'le özdeşleştirilmesinden hem gurur duyuyor hem de çocuğunu elinden kaybetme korkusu yaşıyor. Akal başına gelenlerle ilgili şunları söylüyor:
"Bu gösteriyor ki, şiirimin büyük bir ustaya mal ediliyor olması gurur verici olsa da, bir süre sonra, tamamen O’na ait ya da anonim gibi kabul edilme ihtimali var. Keşke Can Yücel hayatta olsaydı, eminim bu haksızlığa, o keskin diliyle en büyük tepkiyi kendisi gösterirdi."
Akal, bu elden ele gezen meşhur şiirinin yazılış öyküsünü ise şöyle anlatıyor: "Ellerimden kayıp giden bir yılın daha hüznüyle, yaşlanma korkusuyla, o güne özel hiç susmayan tebrik telefonlarının verdiği buruk hazla, bir buçuk sayfa post-it’ e karalanmış bir şiirin de doğum günü oldu o gün. Ara Sıra...
Aslında her sene yaptığım gibi kendime bir şiir hediye etmek istemiştim. Tek fark bu şiirimi öncekilerden çok daha güzel bulup, birkaç arkadaşıma ve mail gruplarına e-posta olarak göndermemdi. Sonradan başıma gelecekleri bilseydim aynı şeyi yapar mıydım? Bilmiyorum.
Ertesi gün, dostlarımdan aldığım tebrik mesajlarının yanısıra, Türkiye’nin en büyük şiir sitesinin yetkilisinden de bir e-posta aldım.Şiirimi tesadüf olarak okuduğunu ve çok beğenerek ilgili siteye kaydettiğini bildiriyor, başka şiirlerim varsa mutlaka kendilerine göndermemi rica ediyordu.
İnsanın sadece kendisini mutlu etmek adına yaptığı bir işin, o işe gerçek anlamda emek veren çevrelerce de kabul görmesi tarif edilemez bir mutluluk, ben o gün tattım."
Elif Şebnem Akal'ın bir başka üzüntüsü ise hala bazı kişilerin kendisine güzel bir şiir düşüncesiyle kendi şiirini forward ediyor olması. Tabii bu mailleri forward edenler şairine kendi şiirini altına Can Yücel imzası atarak yolluyor. Kendine ait şiirin kendisine forward edilmesinin nasıl bir duygu olduğunu ise şairi şöyle anlatıyor:
“E- posta belli ki çok beğenilerek benimle paylaşılmak üzere gönderilmişti ama okuyunca beynimden aşağı kaynar sular döküldü...Şiirimin altında “Can Yücel” adı yazıyordu. O an çok karışık duygulara kapıldım. Hem büyük bir ustanın adı ile bana gelen kendi şiirim ve bunun buruk gururu, hem emeğimin başkasına mal edilmiş olduğunu görmenin incitici kızgınlığı...
Arkadaşımla görüştüğümde, “bu şiirin kendisine de bu şekilde geldiğini ancak bir çok internet sitesinde de şiirin Can Yücel ismiyle kayıtlı olduğuna şahit olduğunu” söyledi. Gerçekten de web’de yaptığım bir arama sonucunda, kendisinin vefatından tam 4 sene sonra yazdığım şiirimin onlarca sitede “Can Yücel” adı ile yayınlanmakta olduğunu gördüm.O günden sonra şiir çalışmalarıma önem verdim, şiirlerimi yerel basın ve internet ortamında paylaştım. Hatta bu konuya gönül veren insanlarla tanışarak bir edebiyat derneğinin de kurucu üyesi oldum. Kısacası, ARA SIRA, 2004 yılı başlarında bir arkadaşımdan bana e-posta ile gelene dek bütün gelişmeler çok güzeldi. “
Ara Sıra
Yalnızlığa dayanırım da, birbaşınalığa asla..
Yaşlanmak hoş değil duvarlara baka baka..
Bir dost göz arayışıyla.
Saat tıkırtısıyla.....
Korkmam
Geçinip gideriz biz mutluluğumla,
ama
'Günün aydın, akşamın iyi olsun' diyen biri olmalı..
Bir telefon sesi çalmalı arasıra kulağımda...
yoksa
Zor değil, hiç zor değil,
demli çayı bardakta
karıştırıp bir başına
yudumlamak doyasıya....
Ama
'çaya kaç şeker alırsın? '
Diye soran bir ses
olmalı ya ara sıra......
22.11.2002
Elif Şebnem Akal
Bilal Turhal'ın haberi
Elif Şebnem Akal 22.11.2002 tarihinde yani doğum gününde çok yalnızdı. Öyle içli bir şiir yazdı ki okuyanlar mest oldu. İnternette eldenele dolaşın "Ara Sıra" adlı şiirin altına biri Can Yücel yazıverdi.
Olanlar ondan sonra oldu. Hıncal Uluç şiiri alıp Can Yücel'e binbir övgü yapmak için bu şiiri kullandı. Daha sonra Akal'ın girişimleriyle yanlıştan döndü ve bir tekzip yayımladı.
Okurlarından özür diledi. İş Sanat’da yapılan Can Yücel şiir dinletisinde” bazı dinleyiciler “Ara Sıra” şiirinin
okunmamasına tepki gösterdi. Şair Elif Şebnem Akal şiirinin Can Yücel'le özdeşleştirilmesinden hem gurur duyuyor hem de çocuğunu elinden kaybetme korkusu yaşıyor. Akal başına gelenlerle ilgili şunları söylüyor:
"Bu gösteriyor ki, şiirimin büyük bir ustaya mal ediliyor olması gurur verici olsa da, bir süre sonra, tamamen O’na ait ya da anonim gibi kabul edilme ihtimali var. Keşke Can Yücel hayatta olsaydı, eminim bu haksızlığa, o keskin diliyle en büyük tepkiyi kendisi gösterirdi."
Akal, bu elden ele gezen meşhur şiirinin yazılış öyküsünü ise şöyle anlatıyor: "Ellerimden kayıp giden bir yılın daha hüznüyle, yaşlanma korkusuyla, o güne özel hiç susmayan tebrik telefonlarının verdiği buruk hazla, bir buçuk sayfa post-it’ e karalanmış bir şiirin de doğum günü oldu o gün. Ara Sıra...
Aslında her sene yaptığım gibi kendime bir şiir hediye etmek istemiştim. Tek fark bu şiirimi öncekilerden çok daha güzel bulup, birkaç arkadaşıma ve mail gruplarına e-posta olarak göndermemdi. Sonradan başıma gelecekleri bilseydim aynı şeyi yapar mıydım? Bilmiyorum.
Ertesi gün, dostlarımdan aldığım tebrik mesajlarının yanısıra, Türkiye’nin en büyük şiir sitesinin yetkilisinden de bir e-posta aldım.Şiirimi tesadüf olarak okuduğunu ve çok beğenerek ilgili siteye kaydettiğini bildiriyor, başka şiirlerim varsa mutlaka kendilerine göndermemi rica ediyordu.
İnsanın sadece kendisini mutlu etmek adına yaptığı bir işin, o işe gerçek anlamda emek veren çevrelerce de kabul görmesi tarif edilemez bir mutluluk, ben o gün tattım."
Elif Şebnem Akal'ın bir başka üzüntüsü ise hala bazı kişilerin kendisine güzel bir şiir düşüncesiyle kendi şiirini forward ediyor olması. Tabii bu mailleri forward edenler şairine kendi şiirini altına Can Yücel imzası atarak yolluyor. Kendine ait şiirin kendisine forward edilmesinin nasıl bir duygu olduğunu ise şairi şöyle anlatıyor:
“E- posta belli ki çok beğenilerek benimle paylaşılmak üzere gönderilmişti ama okuyunca beynimden aşağı kaynar sular döküldü...Şiirimin altında “Can Yücel” adı yazıyordu. O an çok karışık duygulara kapıldım. Hem büyük bir ustanın adı ile bana gelen kendi şiirim ve bunun buruk gururu, hem emeğimin başkasına mal edilmiş olduğunu görmenin incitici kızgınlığı...
Arkadaşımla görüştüğümde, “bu şiirin kendisine de bu şekilde geldiğini ancak bir çok internet sitesinde de şiirin Can Yücel ismiyle kayıtlı olduğuna şahit olduğunu” söyledi. Gerçekten de web’de yaptığım bir arama sonucunda, kendisinin vefatından tam 4 sene sonra yazdığım şiirimin onlarca sitede “Can Yücel” adı ile yayınlanmakta olduğunu gördüm.O günden sonra şiir çalışmalarıma önem verdim, şiirlerimi yerel basın ve internet ortamında paylaştım. Hatta bu konuya gönül veren insanlarla tanışarak bir edebiyat derneğinin de kurucu üyesi oldum. Kısacası, ARA SIRA, 2004 yılı başlarında bir arkadaşımdan bana e-posta ile gelene dek bütün gelişmeler çok güzeldi. “
Ara Sıra
Yalnızlığa dayanırım da, birbaşınalığa asla..
Yaşlanmak hoş değil duvarlara baka baka..
Bir dost göz arayışıyla.
Saat tıkırtısıyla.....
Korkmam
Geçinip gideriz biz mutluluğumla,
ama
'Günün aydın, akşamın iyi olsun' diyen biri olmalı..
Bir telefon sesi çalmalı arasıra kulağımda...
yoksa
Zor değil, hiç zor değil,
demli çayı bardakta
karıştırıp bir başına
yudumlamak doyasıya....
Ama
'çaya kaç şeker alırsın? '
Diye soran bir ses
olmalı ya ara sıra......
22.11.2002
Elif Şebnem Akal