06-30-2007, Saat: 12:28 AM
Bazen ne düşünüyorum biliyor musun? insanlar beni gözlerinde çok mu büyütüyorlar? sonrasında tüm şifresi çözülmüş sıradan bir beden, diğerlerinden hiç bir farkı olmayan bir can parçası. Ne garip değil mi? henüz beyninde şekillenmemiş bir resmi düşlerine misafir etmek, hayallerinde süslemek. Haketmediğinden daha fazlasını umut etmek ne acıdır kimbilir. Bir serseriyi prensin beyaz atına bindirmek ne gariptir kim bilir ya sonrasında tepe takla düşüşünü seyretmek. Hayal kırıklığı acı olsa gerek, sahi acıların oldu mu? gözlerinde şekil aldığımda.
Hayal kırıklıklarıda kanarmış bilirmisin, içten içe kanar, yakarmış insanın canını ve hayli sancılı olurmuş ağrısı sonra hep o kırıkların üstüne kurulurmuş umutlar. Sonra mı? sonunu gören olmamış hiç. Sonu yokmuş kırıkların. Bir kene gibi yapışırmış yüreğine ve bitince bu yaşama ağrısı, yok olur gidermiş seninle.
Biliyorsun değil mi?
Bir serseriyim ben, dolaşıp duran yürekten yüreğe,
Misafir olmuşluğum çoktur da gönüllere
Misafir eyliyemedim kimseyi bu deli yüreğe.
Yolcuymuşum sevda yolunda umutlar eskiten,
Kırıklara gebeymiş ateşime düşen,
Kanarmış kırıkları da, mutlu olmazmış beni seven.
Çok istedim olsamya hancı,
Açılsa artık gönül babedimin kapısı
Razıyım, içerim, şerbet der acıyı
Şikayet edersem akmasın, kurursun gözümün yaşı.
Sahi kırıkların oldu mu? bu serseriden miras,
Biliyorum değildi aradığın beyaz atlı prens,
Soruyorumya utanmadan, üzülme be Özlemim
Seninde alacağın olsun hesabını Polata yaz...
Demiştin ya bitermiydi serseriliğin,
Hala dünü yadeder dilin
Bitmemiş, bitirememişsin o dur senin tek yarin
Daha çok erken, engelimdir soru işaretlerin.
Ne asildir serseriliğimin altında yatar yüreğim
Yalan bilmez, dilimde değil ben yüreğimde severim
Sonu ölüm olsa sanma dönerim
Yarim dediğime, bu canı feda ederim...
Bilesin yalan değil sözlerim,
Yüreğim der ben söylerim
Kendimedir kastım, serseriliğim
Hileye düşerse yansın ateşlerde Polat,
Budur tanrıdan tek dileğim...
Ve semadan üç elma düşmüyor artık, üç elmanın sahibi yetinmiyor biriyle, ne Özlemin başına düşüyor nede Polata. Son zamanlarda mutlu sonla bitmiyor hikayeler, hayin vezir prensesi alıyor, deli kanlı beyaz atsız prens avcunu yalıyor. Belki bir atı olsa prensin şöyle en beyazından o zaman döner mi hikayeler mutlu sonlara, düşer mi yine al al elmalar başımıza. Sanırım anlamak için en beyazından bir at edinmem gerekecek ne yazık ki şimdilik herkez bu kadarıyla yetinecek...
Hayal kırıklıklarıda kanarmış bilirmisin, içten içe kanar, yakarmış insanın canını ve hayli sancılı olurmuş ağrısı sonra hep o kırıkların üstüne kurulurmuş umutlar. Sonra mı? sonunu gören olmamış hiç. Sonu yokmuş kırıkların. Bir kene gibi yapışırmış yüreğine ve bitince bu yaşama ağrısı, yok olur gidermiş seninle.
Biliyorsun değil mi?
Bir serseriyim ben, dolaşıp duran yürekten yüreğe,
Misafir olmuşluğum çoktur da gönüllere
Misafir eyliyemedim kimseyi bu deli yüreğe.
Yolcuymuşum sevda yolunda umutlar eskiten,
Kırıklara gebeymiş ateşime düşen,
Kanarmış kırıkları da, mutlu olmazmış beni seven.
Çok istedim olsamya hancı,
Açılsa artık gönül babedimin kapısı
Razıyım, içerim, şerbet der acıyı
Şikayet edersem akmasın, kurursun gözümün yaşı.
Sahi kırıkların oldu mu? bu serseriden miras,
Biliyorum değildi aradığın beyaz atlı prens,
Soruyorumya utanmadan, üzülme be Özlemim
Seninde alacağın olsun hesabını Polata yaz...
Demiştin ya bitermiydi serseriliğin,
Hala dünü yadeder dilin
Bitmemiş, bitirememişsin o dur senin tek yarin
Daha çok erken, engelimdir soru işaretlerin.
Ne asildir serseriliğimin altında yatar yüreğim
Yalan bilmez, dilimde değil ben yüreğimde severim
Sonu ölüm olsa sanma dönerim
Yarim dediğime, bu canı feda ederim...
Bilesin yalan değil sözlerim,
Yüreğim der ben söylerim
Kendimedir kastım, serseriliğim
Hileye düşerse yansın ateşlerde Polat,
Budur tanrıdan tek dileğim...
Ve semadan üç elma düşmüyor artık, üç elmanın sahibi yetinmiyor biriyle, ne Özlemin başına düşüyor nede Polata. Son zamanlarda mutlu sonla bitmiyor hikayeler, hayin vezir prensesi alıyor, deli kanlı beyaz atsız prens avcunu yalıyor. Belki bir atı olsa prensin şöyle en beyazından o zaman döner mi hikayeler mutlu sonlara, düşer mi yine al al elmalar başımıza. Sanırım anlamak için en beyazından bir at edinmem gerekecek ne yazık ki şimdilik herkez bu kadarıyla yetinecek...
güzell olmuss