:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: Aşkın acı hali...
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
....................
Aşka Dair Ne Varsa



Aşka dair ne varsa söylenmedik
Bulunmalı ve söylenmeli bir şiirin dizelerinde
Sigaradan derin nefesler çekilmeli mısra aralarında
Ki titremesin el yürek sarsıntılarında
Kahve molalarında yeni anlamlar yüklenmeli
Çöl rüzgarlarının insafsızlığına terkedilen
Gerçek aşklara sözcülük yapmış kelimelere
Ki sağlam olsun söz,yakışsın dudaklara

Aşka dair ne varsa yaşanmadık
Bulunmalı ve yaşanmalı sevgilinin kollarında
Sadece bir tek bakışa feda edilmeli ömür
Ki ölümün miras kalmasın pişmanlıklara
Kana kana içmeli kan kırmızısı dudaklardan
Sonsuzluk pınarı ama kimse bilmemeli tadını
Çöllerde kaybolmuş aşıkların izinden gidilmeli
Ki sağlam olsun aşk,yakışsın yüreklere

Aşkına sekizinci renkteyim

Sözümü dinlemez kılan bir dert gibidir aşkım sana,
Ayrılık sağdan sola yazılan bir şiiri getirir yanıbaşına,
Sen cümlelerimde aşk kalırsın,sevdaların yetmez bana,
Gökkuşağının sekizinci rengi kalırım o vakit ben uykularına,

Birer birer geçer kendi dünyasına zincirlenen şairler önümden,
Okunamaz sevdalarım her yazılandan duygularına,
Sabah olur karanlığı ufuktan koparırcasına,
Derken birde bakarsın,
Yüreğim yine iskele alabanda,gözlerimde uyanan yarınlarına
Birileri hep kızar nedense bana,saklanırken kapı arkalarına,
Oysa ben kendi şiirlerimden çıkarım senin yollarına,
Binlerce çiçekle koşarım yalınayak çocukluğum gibi kollarına,
İşte sen o zaman anlarsın sevdalım,o zaman daha çok inanırsın,
Gökkuşağının sekizinci renginin bulunduğuna,
Ve yalnızca yüreğine ait olduğuna....

Tesekkürler Ellerine Sağlik Güzel Omus Kardes
ellerine sağlık
*TATLI BELA* Adlı Kullanıcıdan Alıntı:
Aşka Dair Ne Varsa




Aşka dair ne varsa söylenmedik
Bulunmalı ve söylenmeli bir şiirin dizelerinde
Sigaradan derin nefesler çekilmeli mısra aralarında
Ki titremesin el yürek sarsıntılarında
Kahve molalarında yeni anlamlar yüklenmeli
Çöl rüzgarlarının insafsızlığına terkedilen
Gerçek aşklara sözcülük yapmış kelimelere
Ki sağlam olsun söz,yakışsın dudaklara

Aşka dair ne varsa yaşanmadık
Bulunmalı ve yaşanmalı sevgilinin kollarında
Sadece bir tek bakışa feda edilmeli ömür
Ki ölümün miras kalmasın pişmanlıklara
Kana kana içmeli kan kırmızısı dudaklardan
Sonsuzluk pınarı ama kimse bilmemeli tadını
Çöllerde kaybolmuş aşıkların izinden gidilmeli
Ki sağlam olsun aşk,yakışsın yüreklere

tşkler kusii güseldii
*TATLI BELA* Adlı Kullanıcıdan Alıntı:
Aşkına sekizinci renkteyim


Sözümü dinlemez kılan bir dert gibidir aşkım sana,
Ayrılık sağdan sola yazılan bir şiiri getirir yanıbaşına,
Sen cümlelerimde aşk kalırsın,sevdaların yetmez bana,
Gökkuşağının sekizinci rengi kalırım o vakit ben uykularına,

Birer birer geçer kendi dünyasına zincirlenen şairler önümden,
Okunamaz sevdalarım her yazılandan duygularına,
Sabah olur karanlığı ufuktan koparırcasına,
Derken birde bakarsın,
Yüreğim yine iskele alabanda,gözlerimde uyanan yarınlarına
Birileri hep kızar nedense bana,saklanırken kapı arkalarına,
Oysa ben kendi şiirlerimden çıkarım senin yollarına,
Binlerce çiçekle koşarım yalınayak çocukluğum gibi kollarına,
İşte sen o zaman anlarsın sevdalım,o zaman daha çok inanırsın,
Gökkuşağının sekizinci renginin bulunduğuna,
Ve yalnızca yüreğine ait olduğuna....



tşklerrr canımcımcımcımcım
caddeli Adlı Kullanıcıdan Alıntı:Tesekkürler Ellerine Sağlik Güzel Omus Kardes

rica edeirm kardeş
hakan2796 Adlı Kullanıcıdan Alıntı:ellerine sağlık

saolasın kardeş
Rivayet olunur ki, kuşların hükümdarı olan Simurg Anka, Bilgi Ağacı'nın dallarında yaşar ve her şeyi bilirmiş...

Kuşlar Simurg'a inanır ve onun kendilerini kurtaracağını düşünürmüş. Kuşlar dünyasında her şey ters gittikçe onlar da Simurg'u bekler dururlarmış. Ne var ki, Simurg ortada görünmedikçe kuşkulanır olmuşlar ve sonunda umudu kesmişler.

Derken bir gün uzak bir ülkede bir kuş sürüsü Simurg'un kanadından bir tüy bulmuş. Simurg'un var olduğunu anlayan dünyadaki tüm kuşlar toplanmışlar ve hep birlikte Simurg'un huzuruna gidip yardım istemeye karar vermişler.

Ancak Simurg'un yuvası, etekleri bulutların üzerinde olan Kaf Dağı'nın tepesindeymiş. Oraya varmak için yedi dipsiz vadiyi aşmak gerekirmiş. Kuşlar, hep birlikte göğe doğru uçmaya başlamışlar. Yorulanlar ve düşenler olmuş.

Önce Bülbül geri dönmüş, güle olan aşkını hatırlayıp;

papağan o güzelim tüylerini bahane etmiş(oysa tüyleri yüzünden kafese kapatılırmış);

Kartal; yükseklerdeki krallığını bırakamamış;

baykuş yıkıntılarını özlemiş,

balıkçıl kuşu bataklığını.

Yedi vadi üzerinden uçtukça sayıları gittikçe azalmış.

Ve nihayet beş vadiden geçtikten sonra gelen Altıncı Vadi "şaşkınlık" ve sonuncusu Yedinci Vadi "yokoluş"ta bütün kuşlar umutlarını yitirmiş... Kaf Dağı'na vardıklarında geriye otuz kuş kalmış.

Simurg'un yuvasını bulunca ögrenmişler ki;

"SİMURG ANKA - Otuz Kuş" demekmiş.

Onların hepsi Simurg'muş. Her biri de Simurg'muş. Simurg Anka'yı beklemekten vazgeçerek, şaşkınlık ve yokoluşu da yaşadıktan
sonra bile uçmayı sürdürerek, kendi küllerimiz üzerinden yeniden doğabilmek için kendimizi yakmadıkça, her birimiz birer Simurg olmayı göze almadıkça bataklığımızda, tüneklerimizde ve kafeslerimizde yaşamaktan kurtulamayacağız.

Şimdi kendi gökyüzünde uçmak zamanıdır...:k: :kk: